13 yıllık yalan İktidarları döneminde taşeron işçilere kadro bir yana sayılarını daha da artıran AKP, seçim öncesi yine “söz” verdi.
Emeklilere seçimden sonra 100 lira zam yapılacağı vaadinde bulunan AKP, bilbordlara verdiği “taşeron işçilere kadro” ilanları ile de 2 milyon taşeron işçiden oy istiyor.
Özel Güvenlik İşçi Hakları
13 yıllık iktidarında taşeron işçilere kadro vermek bir yana tam tersine sayılarını 350 binden 2 milyona çıkaran AKP, 1 Kasım seçimleri için bilbordlara verdiği ilanlarda “kadro sözü” ile yeniden işçiden oy istiyor. Her seçim öncesinde aynı şeyi yapan AKP, 7 Haziran seçimleri öncesinde verdiği ancak gerçekleşmeyen “eylül ayında kamudaki taşeron işçilere kadro kararını çıkaracağız” sözünü ise çabuk unuttu.
Siyasi partiler seçim vaadlerini cadde ve sokaklardaki bilbordlara verdikleri reklamlarla sergiliyor. Maaşı bin 100 liranın üzerinde olan emeklilere 100 lira zam yapacaklarını ancak bu artışı 1 Kasım seçimlerinden sonra gerçekleştireceklerini açıklayan AKP, yıllardır kangrene dönüşen taşeron işçilere de emekliler gibi yine seçim sonrası “sözü” verdi. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında 350 bin olan taşeron işçi sayısı 13 yıllık AKP döneminde bugün 2 milyona ulaştı.
301 işçinin yaşamını yitirdiği Soma’da, 18 işçinin yaşamını yitirdiği Ermenek’te faciaların altından hep taşeron şirketler çıktı. Türkiye, “iş cinayetlerinde” Avrupa’da birinci, dünyada 3. sırada yer alıyor. En fazla “iş cinayetinin” yaşandığı sektör olan inşaatta da taşeron firmalar cirit atıyor. Taşeron şirketlerde çalışan işçiler izin, ikramiye gibi haklardan yararlanamıyor. İşçilerin büyük bir bölümü de sigortasız ya da en düşük prim üzerinden sigortalı olarak çalıştırılıyor. Ücret olarak da asgari ücrete mahkum olan taşeron işçiler yıllardır kadro bekliyor. Taşeron işçilerin büyük bir bölümü özel şirketlerde çalışıyor. Kamuda çalışan taşeron işçilerin sayısı yaklaşık 700 bin. Özel sektörde ise 1 milyon 300 bin taşeron işçi çalışıyor. Kayıtdışı çalıştırmanın yaygınlığı nedeniyle özel sektördeki taşeron işçilerin sayısının daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
AKP’nin bilbord ilanlarında, “Taşeron işçilere kadro - Tek başına iş başına” deniliyor. Sanki taşeron işçilik tamamen kaldırılacakmış gibi bir hava veriliyor. Oysa kadro sözü sadece kamuda çalışan taşeron işçileri kapsıyor. Ayrıca kamuda taşeron da tamamen kaldırılmıyor. Kamudaki temizlik, güvenlik gibi yardımcı işlerde taşeron aynen devam edecek. Sadece asıl işlerde taşeronun kaldırılması hedefleniyor. Bu da zaten asıl işlerde çalışan taşeron işçilerin açtıkları davaları kazanmaları nedeniyle yasal zorunluluk. Örneğin Karayolları’nda yıllardır asıl işi yaptıkları halde taşeron olarak çalıştırılan işçiler açtıkları davaları kazandı. İşçiler kazandıkları davalar sonucunda kadroya alınıyor. Sendikalar kamuda taşeronun tamamen kaldırılmasını istiyor. Ancak AKP’nin böyle bir çalışması yok. Taşeron işçilerin en fazla olduğu özel sektörle ilgili ise ne bir çalışma ne de hazırlık var.
Diğer taraftan kamudaki taşeron işçiler için AKP daha önceki seçimler öncesinde kadro sözü vermişti. Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik 7 Haziran seçimleri öncesinde, kamuda asıl işlerde taşeron işçilerin çalıştırılması uygulamasına son vereceklerini söylemişti. Çelik, kamuda hangi alanlarda taşeron çalıştırılabileceğine ilişkin Bakanlar Kurulu kararının eylül ayında çıkarılacağını açıklamıştı. Bu Bakanlar Kurulu kararına göre asıl iş ile yardımcı işler ayrılacak, asıl işlerde taşeron çalıştırılamayacaktı. Sadece kamudaki taşeron işçileri kapsayacak olan bu Bakanlar Kurulu kararı bile hâlâ yayınlanamadı. Çünkü kamuda temizlik, güvenlik, yemek işlerinde çalışıyor gösterilen ancak başka alanlarda görev yapan çok sayıda personel bulunuyor. Asıl iş, yardımcı iş tanımlaması yapılamıyor. Sendikalar, AKP’nin 1 Kasım sonrası için verdiği “taşeron işçiye kadro” sözünün de hiçbir zaman gerçekleşmeyecek bir vaad olduğuna dikkat çekiyor.