İş kazası geçiren özel güvenlik işçiye 200.000 TL tazminat

İş Kazasında İşçinin Hakları Nelerdir ve Süreç Nasıl İşler? Geçici İş Göremezlik Ödeneği: Çalışanın istirahatli olduğu sürede geçici iş göremezlik ödeneği verilir. İş kazası geçiren çalışana hastaneden kaç gün istirahat…

Özel Güvenlik İşçi Hakları

Özel güvenlik firmasında çalışıp, işyerinde iş kazası geçiren işçi hastaneye giderek. Tedavi sonrasında vücudun normal akışına dönmeyip. Burada yasal haklarını araması için, Özel Güvenlik İşçi Hakları Kurucusu ve Hukuktan sorumlu. Abdurrahman KONYAR ile görüşme sağlayıp, konuyu kendisine izah edip. Daha sonrasında olayının iş kazası olduğunun bununla ilişkin artık dava açılması gerektiğini belirterek, Özel Güvenlik işçisinin KONYAR Hukuk bürosu ile iletişime geçip bununla ilişkin yasal işlemlerinin başlatılmasını talep etmiştir. Yapılan yargılamada %13 maluliyet alan işçinin maddi ve manevi diğer yargılama harçlarıyla birlikte toplamda 200.903 TL tazminat hakkı kazanmıştır. Bununla birlikte işçinin %10 üzeri maluliyet olduğu için ayrıca SGK dan maaş alacaktır. İş kazası geçiren işçinin şayet işverenin beyanları değil de yasal hakları araması halinde %1 ile %9 arasında maluliyet raporu alması durumunda maddi ve manevi tazminat alma hakkı olur. Bu kişinin maaşı ve yaşı dikkate alınarak hesaplama yapılır. 2020 yılı için ise ortalama çıkan tazminatlar 150.000 TL ile 300.000 TL arasındadır. %10 üzeri maluliyet olması halinde işçinin burada sürekli olarak SGK dan belli oranda maaş alır. Ayrıca maddi ve manevi tazminatı her çıktığı orana göre yükselmektedir. İşçilerin İş kazası veya meslek hastaları olayına ilişkin olduğu takdirde kesinlikle işverenin oyalama taktiğine uymayıp hastanelerden iş kazası tutanağı tutup İŞKUR veya ALO 170 arayarak şikâyet oluşturmanız gerekir. Bununla ilişkin hastane raporlarının bu konuda çok önemlidir. Özellikle oran maddi manevi tazminat hesaplandığına dolayı mümkün olduğu kadar işçilerin bu konuda rapor aldıkları zaman oran olması durumunda daha sağlıklı sonuca gidilir. İş kazasında mağdur olan işçilerinin 5 yıl içinde dava açma hakları vardır. Bizden gerekli desteği alabilirler.

       T.C.      BAKIRKÖY 21. İŞ MAHKEMESİ 

-GEREKÇELİ KARAR- T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A

ESAS NO    : 2014/63 Esas KARAR NO    : 2020/749

HAKİM    :  KATİP    : 

DAVACI     : HASAN E VEKİLLERİ    : Av. SEBAHATTİN KONYAR - DAVALI     : 1- MARPORT VEKİLİ    : Av. L DAVALI     : 2- TEPE SAVUNMA VEKİLLERİ    : 

BİRLEŞEN DAVA    :  Bakırköy 12. İş Mahkemesi 2018/699 Esas, 2019/16 Karar sayılı dosyası DAVA    : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ    : 12/02/2014 KARAR TARİHİ    : 19/11/2020 KARARIN YAZILDIĞI TARİH          : 25/11/2020

Davacı tarafından davalıya yönelik olarak mahkememizde açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;  GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ   : İSTEM                                : Davacı vekili asıl dava dosyasının 12/02/2014 harç tarihli dava dilekçesini duruşmada  tekrarla; davacının 14/07/2010-06/09/2013 tarihleri arasında kesintisiz olarak davalı işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğunu, davacının 15/01/2013 tarihinde iş kazası geçirerek ağır olarak yaralandığını, hemen hastaneye götürülerek durumunun ağır olması nedeniyle ameliyata alındığını, ameliyat ile davacının sol bacağına deri nakledildiğini, halen tedavisinin devam ettiğini, ayağını tam olarak kullanamadığını, güvenlik görevlisi olduğundan malul durumda olduğunu, kazaya davalının ağır kusuru ve ihmalkarlığının sebep olduğunu, davalı işyerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili gerekli önlemlerin alınmadığını, davacının bedensel ve ruhsal eziyet çektiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.  Birleşen dosya dava dilekçesinde davacı vekili asıl dosyada ıslah dışında kalan 17.668,62 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.  Asıl dosya yönünden davacı vekili maddi tazminat talebihi 79.774,51 TL, manevi tazminat talebini 10.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.  CEVAP                               : Davalı Tepe Savunma .......... vekili cevap dilekçesinde özetle, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, kazanın davacının kendi özensiz ve dikkatsiz tavrı nedeniyle meydana gelen bir kaza olduğunu, davalı tarafından davacıya gerekli eğitimlerin tamamının verildiğini, yasa kapsamında davalıya yüklenilen yükümlülüklerin tamamı eksiksiz olarak yerine getirildiğini buna karşılık, davacı tarafça  bu eğitim ve talimatlar göz ardı edilerek yaya girişinin yasak olduğu bölgeye girildiğini, forkliftlerin hareketli bir şekilde çalıştığı liman sahasında geri manevra yapan forkliftin tehlikeli hareket sahasında bulunarak azami dikkat ve özeni göstermemiş böylece kendi can güvenliğini aklı selim bir birey olarak tehlikeye attığını, davacı tarafa Esenyurt Devlet Hastanesi'nden verilen Sağlık Kurulu Raporu'nda tanı "sol ayakta 5.metatars kırığı, cilt nekrozu iş kazası" olarak belirtildiğini, hastane tarafından verilen bu rapordan da anlaşılacağı üzere, davacıda yalnızca kırık bulunmakta olup, kendisinde herhangi bir maluliyetinin bulunmadığını, bahse konu kaza meydana geldikten sonra yaklaşık 8 ay daha davalı şirket nezdinde çalışmalarını sürdürdüğü, geçici iş göremezlik ödeneğinin 28.05.2013 tarihinde son bulduğu, bu halde de davacının davalı şirket bünyesinde yaklaşık 4 ay daha çalışmalarına devam ettiğini beyan ettiğinin açıkça görüldüğünü, bu doğrultuda; davacının herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığı gibi, hiçbir kaybı olmaksızın çalışmaya devam ettiği gerçeği göz önüne alındığında  kabul anlamına gelmemek kaydı ile, talep edilen meblağların da oldukça fahiş miktarlarda olduğunun açık olduğunu savunarak asıl ve birleşen davaların her ikisinin de reddine karar verilmesini talep etmiştir.  Davalı Marport ............... vekili cevap dilekçesinde özetle, davalılar arasında asıl işveren ile alt işveren ilişkisinin bulunmadığını, davacının diğer davalının işçisi olduğunu, iş akdinin Büyükçekmece 1. Noterliği 06.09.2013 tarih ve 4864 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haklı nedenle feshettiğini belirttiğini, diğer davalı Tepe ..................’den alınan bilgide, davacının iş akdinin dieğr davalı şirket tarafından 4867 sayılı İş Kanunu'nun 25.maddesi I bendinin (g) fıkrası gereğince haklı nedenle feshedildiğinin belirtildiğini, davacının diğer davalının çalışanı olduğundan davalı şirketin iş akdinin hangi gerekçeyle kimin tarafından feshedildiğini bilmesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin, güvenlik hizmetlerini bir bütün olarak, ihale suretiyle devrettiğinden, herhangi bir işçisi de güvenlik hizmetinde bulunmadığını, davalı şirket tarafından liman işletmeciliği faaliyetinden tamamen bağımsız güvenlik işi anahtar teslim yoluyla diğer davalıya bırakılarak, bu konuda hiçbir şeye karışılmadığını, işçilerin yapılan işin gerektirdiği sertifikalara sahip olması, işlerinin gerektirdiği tüm ekipmanlarının temini gibi 5188 sayılı Yasa uyarınca güvenlik hizmetinden kaynaklanan tüm iş, bu işi üstlenen diğer davalı tarafından yerine getirildiğini, davalı şirketin diğer davalıyla aralarındaki sözleşmeden kaynaklanan tüm edimlerini ifa ettiğini, zamanışımı itirazında bulunduklarını, Çalışma Bakanlığı Müfettişleri tarafından yapılan/yapılacak teftiş raporu ve Adli Tıp Kurumundan alınacak rapora ilişkin beyanda bulunma hakkımızı saklı tutmaktayız. 15.01.2013 tarihinde, ana terminal ambar bölgesinde güvenlik görevlisi olarak görevlendirilen Haşan ..........., müvekkil şirket çalışanı Aydın Yapıcı'nın idaresindeki foridiftin ambara malzeme bırakıp geri manevra yaptığı esnada çarpması neticesinde yaralanmıştır kaza sonrası davacı revire ulaştırılmış ve ileri tetkikleri yapılmak üzere Esenyurt Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini, Esenyurt Devlet Hastanesinden alınan Sağlık Kurulu Raporunda; tanı, "sol ayakta 5. metatars kırığı, cilt nekrozu iş kazası” olarak tanımlandığını ve davacıya 15,01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere 16.02.2013 tarihine kadar 60 gün istirahat raporu verildiğini, kazanın davacının dikkatsiz ve tedbirsiz davranışı neticesinde meydana geldiğini, davalı şirketin, işyeri sağlığı ve güvenliği konusunda tüm tedbirleri aldığını, dolayısıyla kaza nedeniyle davalı şirkete herhangi bir kusur atfedilmesinin hukuken mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. KANITLAR                        : Dava konusu olayla ilgili olarak soruşturma ve tedavi evrakları, işyeri belgeleri getirtilerek dosyaya konmuştur. Davacıya ait sigorta hizmet cetveli getirtilerek dosyaya konmuştur. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları hakkında kolluk aracılığı ile araştırma yaptırılmıştır. Taraf tanıklarının dava konusu olayla ilgili olarak beyanları alınmıştır. Tarafların kusur oranlarının tespiti amacıyla bilirkişi raporu aldırılmıştır. Davacının maddi tazminat talepleri yönünden hesap bilirkişisinden rapor aldırılmıştır. KABUL VE GEREKÇE    : Davacı tarafından mahkememizde açılmış olan dava, iş kazası sonucu meydana gelen maluliyet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine yönelik tazminat davası niteliğindedir.  Yargılamaya ilişkin kanıtların hukuksal değerlendirmesine göre; davacı işçinin davalı işyerinde çalışmakta iken 15/01/2013 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle  yaralandığı ve SGK tarafından düzenlenen rapora göre 13 % oranında maluliyete uğradığı anlaşılmıştır. Belirtmek gerekir ki, iş kazasından kaynaklanan maddi tazminat davaları nitelikçe sigorta tarafından karşılanmayan zararların giderilmesine ilişkin olup maddi tazminat belirlenir iken; maluliyet oranı, kusur oranı ve kanuni nedenler indirildikten sonra SGK tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin indirilmesi suretiyle maddi tazminat miktarının belirlenmesi gerekmektedir. Somut olayda, tarafların kusur durumlarının tespiti amacıyla bilirkişiler Serdar Tekin ve Turgay Merdiven tarafından düzenlenen bilirkişi raporu mahkememizce denetlenerek kabul görmüş ve oluşa uygun bulunmuştur. Buna göre, davaya konu olayın meydana gelmesinde davalı  asıl işveren Marport ....................'nin % 65 (bu kusurun %10'luk kısmı dava harici operatör Aydın Yapıcıya, %55'lik kısmı davalı Marport.........Ş.'ye ait olmak üzere), davalı alt işveren Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri A.Ş.'nin %20, davacı kazazede işçinin % 15 oranında kusurlu olduğu sonucuna varılmıştır. Tespit edilen kusur oranları doğrultusunda, davacının karşılanmayan zararlarının tespiti ile ilgili olarak hesap bilirkişisinden rapor aldırılmıştır. Bilirkişi ............. tarafından düzenlenen bilirkişi raporu mahkememizce denetlenmiş ve rapordaki değerlendirmeler ile tutarlar oluşa uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. Buna göre, davacının davaya konu olay nedeniyle uğramış olduğu toplam maddi zarar miktarının 97.443,13 TL olduğu sonucuna varılarak maddi tazminata yönelik davasının belirtilen miktar itibariyle kabulüne karar vermek gerekmiştir. Olay tarihinde 27 yaşında olan ve % 13 oranında malul kalan davacının, gerek olay sırasında gerekse olaydan sonra derin bir acı ve üzüntü yaşadığı açıktır. Bu acı ve üzüntünün, davacının yaşadığı süre içerisinde de belirli bir oranda devam edeceğini kabul etmek gerekir. Davacının olayın oluşumunda herhangi bir kusuru da mevcut değildir. Bu nedenle, somut olayda manevi tazminatın koşulları oluşmuştur. Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalıya verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken; ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerekir. Belirtilen ilkeler  gözetildiğinde, davacının olay nedeniyle yaşadığı ve bundan sonra da belirli oranda yaşayacağı acı ve üzüntüyü bir nebze olsun hafifletmek amacıyla, 8.500,00 TL manevi tazminat tutarının hakkaniyet ilkesine uygun olacağı sonucuna varılmış ve bu gerekçeler doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen ise reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.  HÜKÜM    : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A- MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN 1-Davacının asıl dava ve birleşen dosya bakımından maddi tazminat talebinin KABULÜ ile; toplam 97.443,13 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 15/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine;  B- MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN  2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile; takdiren 8.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 15/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine; fazlaya ilişkin talebin reddine,     ASIL DAVA YÖNÜNDEN YARGILAMA GİDERİ HARÇ MASRAF     Alınması gereken 6.030,03 TL karar ve ilam harcından, peşin harç ve ıslah harcı olan 307,50 TL mahsup edildikten sonra kalan 5.722,53 TL harcın davalılardan tahsil edilerek Hazine'ye gelir kaydına,     Davacı tarafından yapılan 307,50 TL harç masrafının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,      Davacı tarafından yapılan 1.120,20 TL harç masrafının davanın kabul ve red oranı göz önüne alınarak 1.101,48 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,     Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair;Taraf vekillerinin yüzüne karşı  kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ'nde İSTİNAF     kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.  19/11/2020    

Abdurrahman KONYAR 

İş soyal güvenlik Hukuku