İşçiler Sözleşme İle Mağdur Mu Ediliyor?
Özel Güvenlik İşçi Hakları
İşçiler Sözleşme İle Mağdur Mu Ediliyor?
Urfa'daki 16 kamu hastanesinin güvenlik ihalesini alan şirketlerin işçileri mağdur ettiği gündeme geldi.
Şanlıurfa Kamu Hastaneler Birliği geçtiğimiz aylarda Urfa merkez ve ilçelerdeki kamu hastanelerinin güvenlik hizmetlerinin ihalesini yaptı. İhaleyi Takip Özel Güvenlik Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve AGANPİR Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Limited Şirketi İş Ortaklığı kazandı. Ancak 16 kamu hastanesinin ihalesini alan yeni şirketlerin mevcut personelle çalışmayacağı, iş sözleşmelerinin personelin aleyhinde olduğu, 15 günlük alacaklarına el konduğu, istenildiği zaman başka illere sürgün edilebilecekleri, Balıklıgöl Devlet Hastanesi işçilerinin sözleşmeyi imzalamak istemedikleri, işçilerin haklarını savunan Balıklıgöl Devlet Hastanesi başhekimine Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği tarafından baskı yaptığı şeklinde iddialar gündeme geldi. Söz konusu iddialarla ilgili Gazete İpekyol'a konuşan AGANPİR Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Limited Şirketi İş Ortaklığı'nın sahibi Hüseyin Pirinçli sözleşmeden dolayı hiçbir işçinin işten çıkarılmadığını ve mevcut personelle çalışmaya devam ettiklerini söyledi. Şanlıurfa Kamu Hastaneler Birliği Tıbbı Hizmetler Başkanı Uzmanı Dr. Faruk Günak, devlet hastanelerindeki güvenlik hizmetleriyle ilgili yapılan ihalenin tamamen kamu ihale kanunu ve mevzuatına uygun yapıldığını ve kimseye baskı yapılmadığını söyledi. Kamu Şirket Personelleri Derneği (KAŞİP) Genel Başkanı Hakan Aydın ise, işten çıkarılmaları büyük oranda önlediklerini ancak bu işçilerden 500 TL kıyafet ücreti kesildiğini, bunu da araştırdıklarını belirtti.
15 GÜNLÜK ALACAK NEDEN VERİLMEDİ?
Personelin 15 günlük hakkının neden içerde tutulduğunu açıklayan Pirinçli, "15 günlük hak içerde tutulduğunda kişi işten ayrılmak istendiğinde önceden haber verecek. Bize ihtar edecek. Aynı zamanda ben de sorumluyum. Ben bugün 'seni işten çıkaracağım' demek zorunda değilim. Bu hem şirket hem de çalışanlara getirilen bir hüküm. Verdiğimiz teçhizat için sorumlu olacaksın. Bu parayı biz alıp, gasp edecek değiliz. Zararda kendisinden kesilip iade edilmeyecek demişiz sözleşmede. Personel işten ayrıldığında kendisine iade edilecek. Bunlar personelin işine karşı sorumluluğu artsın diye. Ben de kamu hastaneler birliğine 15 milyon TL'lik sözleşme imzaladım. 250 bin TL damga vergisi yatırdık. Bir milyon da teminat mektubu verdik. Bu madde personelin işten ayrılmaması için tedbir amaçlı" dedi.
AGANPİR: YOL ÜCRETİNİ GENEL SEKRETERLİK BELİRLİYOR
Yol ücretlerinin belirlenmesinde kamu hastaneler birliğinin belirlediği rakamları esas aldıklarını belirten Pirinçli, "Örneğin Halfeti küçük bir yerdir. Genel sekreterlik burada yol ücreti vermeyin diyor. Personelin yemeğini hastane karşılayacak demiş. Bu tamamen genel sekreterliğin almış olduğu bir rayiç. Biz bunu neye göre aldıklarını bilmiyoruz. Mesela Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bir kişi için yol bedeli 3.08. Bunu belirleyen genel sekreterlik ve bunu 22 gün üzerinden vereceksin diyor" diye konuştu.
'TAMAMEN TEDBİR AMAÇLI'
'Şirket isteği yerde personelini görevlendirebilir' maddesi için de yine tedbir amaçlı böyle bir yola başvurduklarını kaydeden Pirinçli, "Sözleşmeden sonra hiçbir işçimizi çıkarmadık. Takip'le AGANPİR'in buranın dışında zaten başka işi yok. Burada da amaç personelimizin işine daha sıkı sarılmasıdır. İşten çıkma için bir caydırıcılık olsun diye bunu koyduk. Ama personeli ilçelere gönderebiliyoruz. Tabi bunun da bir yolu var. Öyle kafadan hadi git değil. Tutanağı olacak, ihmali olacak. Diyelim eğitim araştırma hastanesinde çalışan personel zamanında işe gelmiyor. Nöbet yerini terk ediyor veya kılık kıyafeti uygun değil. Bir gün uyarı verdiniz. Daha sonra bir iki tutanak tutuyorsunuz. Öyle de olmayınca, arkadaş 'seni işten çıkarmayacağız' ama Halfeti'de boşluk var yer değiştireceğiz veya istifa edeceksin. Bunda da amaç personelin işine daha adapte olması içindir. Sözleşmedeki maddelerin hepsi personelin işini daha iyi yapması için önlemler. Mesela ceza cetvelimiz var. Kimse takibini yapmıyor. Bize kamu genel sekreterliği yükümlülüğü nasıl vermişse, biz nasıl bu işi yapacağız diye teminat vermişsek, sen de işine karşı yükümlülüğünü yerine getireceksin" diye kaydetti.
'KİMSEYİ İŞTEN ÇIKARMADIK'
326 personelin şu anda Urfa merkez ve ilçelerinde görev yaptığını belirten Pirinçli, binlerce başvuru almalarına rağmen sözleşmeden sonra hiçbir işçiyi işten çıkarmadıklarını ifade etti. Pirinçli, "Hiç kimse bir sıkıntı yaşamadı. Önceki mevcut personelle devam ettik. Bir iki yerde artış oldu, personel aldık. Biz hiç kimseyi işten çıkarmadık. Hataları olmasına rağmen, kurum çıkar demesine rağmen, ben bununla çalışmak istemiyorum demelerine rağmen biz kimseyi işten çıkarmadık. Sadece yerlerini değiştirdik. Kimse mağdur olsun istemedik. Herkes işine devam etsin istedik" diye konuştu.
KAMU HASTANELER BİRLİĞİ: İHALE MEVZUATA UYGUN
Şanlıurfa Kamu Hastaneler Birliği Tıbbı Hizmetler Başkanı Uzm. Dr. Faruk Günak devlet hastanelerindeki güvenlik hizmetleriyle ilgili yapılan ihalenin tamamen kamu ihale kanunu ve mevzuatına uygun yapıldığını ve kimseye baskı yapılmadığını söyledi. Söz konusu ihaleyi alan firma ile kamu hastaneler birliği arasında yapılan ihalede çalışanların haklarını elinden alacak herhangi bir düzenlemenin olmadığının altını çizen Günak, ihaleyi alan firmayla çalışanları arasında yapılan iş sözleşmesine müdahale etme yetkilerinin olmadığını söyledi. Günak, "Kurumumuza bağlı 16 tane devlet hastanesinde güvenlik hizmetlerinin sağlanmasıyla ilgili ihale geçen ay yürürlüğe girdi. Biz kaliteli hizmeti en ucuza nasıl alabiliriz kurum olarak bunu düşünürüz. Buradaki hastanelerde çalışan güvenlik personeli asgari ücretle ve düşük ücretle çalışanlar. Bu ihaleleri yaparken bu çalışanların da haklarını korumak ve gözetmek zorundayız. Bu yüzden ihaleyi alan firmalara zaman zaman uyarılarda bulunuyoruz. Dediğim gibi söz konusu sözleşme firmayla kendi çalışanı arasında yapılan bir sözleşme. Biz sözleşme yenilenirken daha önce çalışan personelin çalışmaya devam etmesini isteriz. Ancak firma bazı üst yöneticileri değiştirme hakkını kullanabiliyor. Ancak şimdiye kadar yeni sözleşmeden dolayı işini kaybeden bir tek çalışan haberi bize gelmedi" dedi.
'ŞEHİR DIŞINA GÖNDERİLMELERİNE KARŞIYIZ'
Firmanın personelini istediği yere gönderme şeklindeki düzenlemeye de Günak, "Bu insanlar zaten düşük ücretle çalışanlar. Çok mecbur olmadıkça biz yer değişikliğine müsaade etmiyoruz. Örneğin çocuk hastanesinde fazla personel varsa, araştırma uygulama hastanesi veya Balıklıgöl Devlet Hastanesi'nde personel ihtiyacı varsa biz bu fazla personeli buraya yönlendiriyoruz. Ancak şehir dışına personelin gönderilmesi taraftarı değiliz. Çünkü dediğim gibi bu insanlar zaten mecbur olmasalar asgari ücretle çalışmazlar" diye konuştu.
Kamu hastaneler birliğinin Balıklıgöl Devlet Hastanesi Başhekimine işçilerin aleyhine olan iş sözleşmesine direndiği ve yüzden kamu hastaneler birliğinin baskı yaptığı şeklindeki iddialarla ilgili olarak Günak, kesinlikle böyle bir şeyin söz konusu olmadığını söyledi