PTT işçileri insanca yaşam ve çalışma koşulları istiyor

Fikret ASLAN

DİSK/İletişim-İş Örgütlenme Uzmanı

Cumhurbaşkanının, asgari ücretin artırılmasını kamuoyuna duyururken söylediği; “Hiç kimse işten çıkarılmayacak” sözü birçok sektörde olduğu gibi PTT Genel Müdürlüğüne bağlı posta ve kargo dağıtım merkezlerinde etkili olmamıştır.

Ankara’da, PTT Genel Müdürlüğüne bağlı merkezlerde posta ve kargo dağıtım işlerini yapan taşeron firma KIR TUR’un, 3 aylık süre için yedekten işe aldığı 50 işçinin 2 yıl çalıştırdıktan sonra işten atılması, bazı dağıtım merkezlerinde taşeron işçileri isyan etme noktasına getirdi. Hem 31 Aralık gecesi başlayan zam yağmuru, hem de kışın ortasında işsiz kalmak, daha yeni yıla girmeden umutlarını, beklentilerini bitiren bir durum oldu. PTT Macunköy Kargo Dağıtım Merkezinde bir arkadaşlarının işten atılmasına karşı işçilerin işlerini bırakarak tepki göstermeleri üzerine işveren işten çıkardığı işçiye daha uzak bir dağıtım merkezinde çalışmayı kabul etmesi halinde geri alınacağını bildirir, işten çıkarılan dağıtım işçisi, bu şartı kabul etmesiyle yeniden çalışmaya başlar. Bunun gibi diğer dağıtım merkezlerinde de işten atılan işçilerden bir kısmının tepkiler üzerine geri alındığı, ancak geri alınanların ulaşım yönünden uzak merkezlere gönderildikleri dile getirilenler arasında.

İşçiler bu işten çıkarmalarla ilgili konuşurken; “Evet, bize imzalatılan sözleşmeler 3 ay ile sınırlı, belki bu bize hukuksal olarak bir talepte bulunma hakkı vermeyebilir ama işveren bu süreyi istediği gibi aşarak 2 yıl çalıştırdı. Üstelik pandeminin en yaygın olduğu ve aşılarımızı dahi olmadığımız o riskli dönemlerde. İş yoğunluğu o zaman da vardı, bugün de var. Ne oldu da biz kışın ortasında, en kötü şartlarda işsiz bırakıldık ve de işsiz kalma ihtimali yaşamaktayız?” diye soruyor.

YÜKSEK GİDERLER, DÜŞÜK ÜCRETLER

PTT posta ve kargo dağıtım bölümünde çalışan taşeron işçilerle yapılan görüşmelerde, çalışma koşullarının ağırlığından, temel gıda maddelerine sürekli yapılan zamlardan ve en son elektrik ve doğal gaz zamlarının bütçelerini çok etkilediğinden, temel tüketim maddelerini almakta zorlandıklarından, alım güçlerinin sürekli gerilediğinden ve tüm bunlar karşısında ücretlerinin düşüklüğünden yakınıyorlar.

Bu dağıtım merkezlerinden biri olan Altındağ Posta Dağıtım Merkezinde çalışan taşeron işçilerle yaptığımız görüşmelerde; elektrik, doğal gaz faturalarının el yaktığını, halen kombilerini açmayanların olduğunu, bir önceki aya göre faturaların ikiye üçe katlandığını, temel gıda maddelerini alamadıklarını, zamlı maaşı almadan enflasyon karşısında eridiğini ve önümüzdeki ayların daha zor geçeceğini dile getirenler oldu.

YEMEK VE ULAŞIM KARŞILANMIYOR

Bir kısım işçiler çalışma şartlarına ilişkin; çalışma koşullarının ağırlığından, iş yüklerinin pandemiyle birlikte katlandığını, iş tanımının içerisinde olmamasına rağmen tebligat bildirimlerini de yaptıklarını, günlük gelen posta ve kargo sayılarına bakmazsınız aynı gün içerisinde dağıtıma zorlandıklarını, işçilerden bazıları ise kadrolu ve idari sözleşmeli işçilerle aynı işi yaptıklarını fakat daha düşük ücret aldıklarını, ikramiye ve sosyal haklardan faydalanmadıklarını, haftalık çalışma sürelerinin 45 saati aştığını fakat fazla mesai ücreti alamadıklarını, maaşlarının asgari ücret artı asgari ücretin  yüzde 35’i kadar yıpranma aldıklarını, son asgari ücrete yapılan zamda ise yıpranma payının yüzde 30 olarak hesaplandığını ve yüzde 5 kayıpları olduğunu, öğle yemeklerinin şirket tarafından karşılanmadığını, işe gelirken ve dağıtım bölgelerinden iş yerine dönerken ücretlerini kendilerinin karşıladığını, bu nedenle serbest taşıma kartı verilmesini acil talep olarak dile getirdiler.

Her alanda olduğu gibi, hükümetin ve işverenlerin işçi ve emekçileri sendikasızlaştırma, en iyi ihtimalle devlet veya işverenden yana sendikaya üye olmaya zorlama politikası PTT posta ve kargo dağıtım merkezlerinde de uygulanmaktadır. İşçilerin söyledikleri gibi çalışma koşulları çok ağır, ayrımcılığa ve baskıya maruz kalıyorlar. İş güvenceleri işverenin iki dudağı arasında. İşveren güdümlü sendikada örgütlenmeye zorlanıyorlar, sendika seçme özgürlükleri yok. Farklı sendikalara üye olanlara baskı yapıldığını, işverence kurdurulan Posta-İş’in yöneticileri tarafından uzak dağıtım merkezlerine gönderilmekle tehdit edildiklerini söylüyorlar.

ÇÖZÜM ÖRGÜTLENMEKTE

Genel olarak işçilerin anlatımlarından yansıyan sorunlar; bu alanda işten atma, baskı, her türlü kuralsızlık, çalışma koşullarındaki zorluklar, ücretlerin düşüklüğü ve geçinememe, sosyal haklardan faydalanmama gibi sorunlar. Çözümü ise ancak; ülke çapında PTT posta ve kargo dağıtım iş yerlerinde çalışan toplam 17 bin taşeron dağıtım işçisinin kendi birlikteliklerine ve güçlerine dayanan, işverenden bağımsız, işyeri temsilcisinden tutun en tepedeki yöneticisine kadar kendilerinin seçebildiği, toplu sözleşmelerde işçinin iradesiyle hareket eden mücadeleci bir sendikanın burada örgütlenmesidir. Dolayısıyla bu merkezlerde çalışan tüm taşeron işçileri DİSK’e bağlı İletişim-İş Sendikasına üye olmaya, bu sorunlardan kurtulmak için birlikte mücadele etmeye çağrı yapıyoruz.