Toplu Sözleşmesi görüşmeleri 25 Ağustos’ta başlıyor.
Özel Güvenlik İşçi Hakları
Türk Metal Sendikası ile MESS arasında Grup Toplu Sözleşmesi görüşmeleri 25 Ağustos’ta başlıyor. Türk Metal, yayınlarında, sözleşme taslağını 165 bin üyeden 90 bininin görüşünü alarak hazırladığını ifade ediyor. Mercedes Benz’in Hoşdere’deki fabrikasında çalışan işçilerin anlattıkları ise Türk Metal’in iddialarını doğrulamıyor.
BİZE SORULMADI
Görüştüğümüz işçiler, sendikanın taslak hazırlanırken görüşlerini aldıklarını iddia ettiği 90 bin işçi arasında yer almadıklarını belirterek, şunları anlatıyor: “Geçen dönem sendikamız her zaman yaptığı gibi atama yöntemiyle çoğu temsilcimizi değiştirdi. Geçen sözleşme döneminde haklarımızın iyileştirilmesi için çeşitli eylemlikler yapmıştık. Bu bizde hem sendikamızın hem de yeni temsilci arkadaşların daha mücadeleci olacakları yönünde fikir oluşturmuştu. Ama yanılmışız. Hem sözleşme verilen sözlerin çok altında kaldı hem de yeni temsilciler eskileri aratır hale geldi. Sözleşme sürecinin hazırlık kısmında veya taslakta neler olduğu konusunda hiçbir temsilci arkadaş yanımıza uğrayıp bizlerle konuşmadı. Sendika mücadele edecek temsilciler değil kendilerinin sözünden dışarı çıkmayan yardımcılar seçiyor.”
YÜZDE 14 GERÇEKÇİ DEĞİL
Taslak ilgili bilgilerinin kulaktan dolma olduğunu belirten işçiler, yüzde 14 zam talebini yeterli bulmuyor: “Sendikamız bize insan yaşayacak koşullar için ilk altı ay yüzde 14 zammı hak görmüş. Sözde enflasyonun yüzde 10’larda olduğu bir dönemde bizim enflasyomuz yüzde 100’ün üzerinde oldu. Ulaşıma, temel gıda ürünlerine yapılan zamlardan MESS’in haberi olmayabilir ancak sendikamızın da haberi yok herhalde”
ÇOĞU ASGARİ ÜCRETLİ
Metal işçilerinin çoğunun asgari ücret aldığını hatırlatan Mercedes işçileri, çok yoğun çalıştıklarını, mesailer olmasa kimsenin geçinemeyeceğini belirtiyor. Koşullarını “Aslında ikramiyelerimizi ücretlerimizden çıkartsak birçok arkadaşımız asgari ücret alıyor. Daha geçen gün bir arkadaşımız gece geç saatlerde gittiği evinde yaşamını yitirdi. Geçim sıkıntısı, yoğun çalışma koşulları sinirlerimizi yıpratıyor” diye anlatan işçiler, sendika yöneticilerinin bu durumu görmemesinden yakınıyor.
İŞ GÜVENCESİ TALEBİ
İşçiler taleplerinin “iş güvencesi” olduğunu ifade ediyor. “Bir sendika üyesinin işten çıkartılmaması için uğraşır. Zaten bu sıralar işyerimizde çok yoğun işçi çıkıyor. Her gün yeni yüzler görüyoruz. Bu kadar yoğun çalışma koşullarına çoğu arkadaşımız dayanamıyor” diyen işçiler, sendikanın işten atmalardan sonrasına değil haksız işten atmalara kafa yormasını istiyor. İşçiler istedikleri zaman izne çıkamamaktan, izinlerin işveren tarafından belirlenmesinden de şikayetçi: “Sendikacılar bizim paralarımızla aldıkları otellerde ücretsiz tatil yapıyorlar. Bu otellerde bizler ücretsiz tatil yapmak istiyoruz.”
SANKİ BİZ BİLİNÇLİCE KAZA YAPIYORUZ!
İşçiler, bu yılki taslakta ilk kez yer alan “kaza yapmayan işçilere ek prim verilmesi” maddesi hakkında da şöyle düşünüyor: “Neymiş 100 güne kadar işçi kaza yapmazsa 100 TL, 200 gün için 150 TL… Sanki biz bilinçli olarak kaza yapıyoruz. Yoğun çalışma koşullarından dolayı geçen gün ölen arkadaşımız dikkatsizliğinden dolayı mı öldü? Hastanelere gittiğimizde hepimizde meslek hastalıkları çıkıyor. Bizler taslakta meslek hastalıklarından dolayı işverenin tazminat vermesini, iş güvencesinin sağlanmasını istiyoruz.
www.evrensel.net