Türk İş’e bağlı Koop İş sendikası Türkiye’nin en önemli hazır giyim sendikalaşma
Alışveriş merkezlerinin yoğunlaşması ile güçlü bir şekilde ortaya çıkan perakende sektörünün tarihi çok eski sayılmaz. Bu nedenle çalışma koşulları, kuralları tam oturmamış bir sektör. Sektörün yasal alt yapısını oluşturması gereken…
Sektörün en önemli sorunlarından birini işçi istihdamında yaşananlar oluşturuyor. Organize perakendede bu kurallar markalar tarafından çalışma yasalarına paralel uygulansa da çalışma saatleri, hafta sonu tatili, AVM’lerin açık kalma süreleri konusuna karar şirketlerin inisiyatifinde. Bu sorunlar da işçi ve işveren arasında sürekli sıkıntılar ve krizlere yol açıyor. Sendikalar işte bu sıkıntılar ve çalışanlar arasında artan huzursuzluk nedeniyle perakende sektörünü örgütlenme çabalarının arttıracakları sektör olarak belirlemiş durumda. Bu krizlerden biri bir süre önce Fransız Yves Rocher’in satın aldığı Flormar grubunda yaşandı. Sendikalı oldukları için işten atılan işçilerin eylemi işverenle yapılan anlaşma ile bitti.
SENDİKAYA KARŞI DEĞİLİZ
H&M ise bu yılın başında perakendede aktif olmayı hedefleyen Türk İş’e bağlı Koop İş sendikası ile başladığı görüşmeleri eylül ayında imzaladı. Böylece sendika AVM mağazalarına girmiş oldu. Bu alanda yeni kriz ise birkaç gündür Türkiye’nin en önemli hazır giyim markalarından Koton’da yaşanıyor. Yaklaşık 11 bin çalışanı ile Türkiye ve yurtdışında markalaşan Koton’da geçen günlerde 25 çalışanın işine son verildi. Bunun üzerine sosyal medyada büyük bir kampanya başlatıldı. İddialara göre Koop İş Koton çalışanlarından gelen örgütlenme talepleri üzerine harekete geçti. Sendikalaşma çalışmalarına destek veren 25 işçi ise işveren tarafından işten çıkarıldı. Koton 1980’lerde iki girişimci Gülden ve Yılmaz Yılmaz’ın sıfırdan kurduğu ve bugünlere getirdiği önemli bir marka. Biraz araştırdım. Duyumlarıma göre Koton işverenleri, çalışanları sendikalaşma nedeniyle değil markalarına ve kendilerine karşı çok ciddi hakaretler ettikleri için işten çıkardıklarını söylüyorlar.
DERDİMİZ ÜCRET DEĞİL
Yakın çevrelerine sendikalaşmaya karşı olmadıklarını ve bunun anayasal bir hak olduğunu, markaya hakaret eden insanlarla ise çalışmalarının mümkün olmadığını da belirtmişler. Çalışanlar ise sosyal medyada paylaştıkları mesajlarda sorunun sendikalaşma nedeniyle ortaya çıktığı iddiasında. Perakendedeki ve Koton’daki gelişmeleri ve H&M anlaşmasını da konuşmak için Koop İş Başkanı Eyüp Alemdar’ı aradım. Alemdar, perakende sektörünün çalışma koşullarının genel olarak çok geri olduğunu söylüyor. Bir süredir perakende çalışanlarından gelen taleplerle örgütlenme çalışmalarına başladıklarını anlatan Alemdar, Koton’da da bir süre önce örgütlenmeye başladıklarını anlatıyor. Sorunun da bundan kaynaklandığı iddiasında. Ancak tüm perakende sektörü patronlarına dünya devi H&M’de yaptıkları anlaşmayı örnek gösteren Alemdar, “Patronlar korkmasın” diyor ve şöyle devam ediyor: “Sektörde çalışma koşulları çok zor. Biz patronları batırmak için gelmiyoruz. Derdimiz ücret de değil. H&M’de 45 saat çalışma ve haftada iki gün izin hakkı çalışanları mutlu etti. Şimdiden verim artıyor. Buralarda çalışanların gelecek güvencesi olsun, buradan emekli olabilecekleri güvenine sahip olsunlar. Huzurlu çalışan markanın değerini arttırır. Markaların sıkıntısını biliyoruz. Büyük bir rekabet ortamındalar. Biz sendika olarak H&M’de çalışanları verimliliği, karlılığı arttırma yolunda eğitmeyi de görev edindik.”
Alemdar sendikalar güçlenmeden Türkiye’de demokrasinin de güçlenmeyeceğini ekliyor ve “Örgütlenme çalışmalarımız sürecek” diyor.