Valiliğin özel güvenlik bulundurma genelgesi Meclis'te

CHP'li Yılmaz, Valiliğin özel güvenlik bulundurma genelgesini Meclis gündemine taşıdı

Özel Güvenlik İşçi Hakları

CHP’li Yılmaz, Ankara Valiliği’nin alkollü eğlence mekanları başta olmak üzere 100 kişinin üzerinde kapasitesi bulunan kafe, kültür merkezi, sanat galerisi gibi mekanlara getirdiği özel güvenlik bulundurma zorunluluğunu TBMM gündemine taşıdı.

Bu kararın vatandaşın nezdinde oluşan “korku iklimi”ni daha da artıracağının göz önüne alınıp alınmadığını soran Yılmaz, “Emniyet Genel Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı’nın çalışma usul ve esasları belliyken, Ankara’da belli mekanların güvenliğinin özel güvenliklere terk edilmesinin gerekçesi nedir? Bu kararın insanları evlerine hapsedeceği gerçeği göz önüne alınmış mıdır?” diye sordu.

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Necati Yılmaz, Ankara Valiliği’nin yayımladığı genelgeyle tüm alkollü eğlence mekanlarının yanı sıra 100 kişinin üzerinde kapasitesi olan kafe, kültür merkezi, sanat galerisi gibi mekanlara getirdiği özel güvenlik bulundurma zorunluluğunu Başbakan Binali Yıldırım’a sordu.

Bu kararın vatandaşın nezdinde oluşan “korku iklimi”ni daha da artıracağının göz önüne alınıp alınmadığının açıklanmasını isteyen Yılmaz, “Vatandaşların temel hak ve özgürlüklerinin korunması ve toplum düzeni içerisinde yaşamını sürdürmesi için gerekli güvenlik hizmetlerini sunma görev ve yetkisi bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı’nın çalışma usul ve esasları belliyken, Ankara’da belli mekanların güvenliğinin özel güvenliklere terk edilmesinin gerekçesi nedir?” diye sordu.

GENELGEYE MEKAN SAHİPLERİ TEPKİ GÖSTERİYOR

Yılmaz, Başbakan Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Ankara Valiliği’nin Ocak 2017’de bir genelge yayımlayarak, tüm alkollü eğlence mekanlarına özel güvenlik bulundurma zorunluluğu getirdiğini anımsattı. Bu mekanların ayrıca kapı ve el detektörleriyle gerekli emniyet önlemlerini almasının kararlaştırıldığını hatırlatan Yılmaz, şöyle devam etti:

“Basında da yer alan genelgeyle ayrıca 100 kişinin üzerinde kapasitesi bulunan tüm kafe, kültür merkezi, sanat galerisi, düğün ve nikah salonları ile açık ya da kapalı toplantı yerlerinin de özel güvenlik bulundurmak zorunda olduğu belirtilmiştir.

Başkent’in merkezi yerlerinde alkollü mekanları bulunan işletme sahipleri söz konusu genelgeye tepki göstererek, mekanlarında emniyet görevlilerinin yaptığı kimlik kontrolü uygulamasının da taciz boyutuna ulaştığını, özel güvenlik bulundurma zorunluluğuyla kendilerine karşı bir yıldırma politikası izlendiğini savunmuşlardır.”

KARAR HANGİ GEREKÇEYLE ALINDI?

Ankara Valiliği’nin söz konusu mekanlara getirdiği özel güvenlik bulundurma zorunluluğunun hangi gerekçeyle alındığını soran Yılmaz, “İstanbul’da yılbaşı gecesi Reina’da yaşanan ve 39 kişinin ölümüne neden olan saldırının ardından başta alkollü eğlence mekanları olmak üzere işletmeler için özel güvenlik bulundurma zorunluluğu getirilmemişken, Başkent’te böyle bir uygulamaya geçilmesinin nedeni nedir?” sorusunu yöneltti.

Yılmaz, Valiliğin özel güvenlik bulundurma zorunluluğunu belirlerken hangi kriterleri dikkate aldığının açıklanmasını isteyerek, “Alkollü eğlence mekanları için herhangi bir kapasite sınırı belirlenmezken, kafe, kültür merkezi, sanat galerisi, düğün ve nikah salonları için ‘100 kişinin üzerindeki mekanlar’ ibaresinin konulmasının gerekçesi nedir?” diye sordu.

GÜVENLİĞİN TAŞERONA DEVREDİLMESİNİN ÖNÜ MÜ AÇILIYOR?

Alkollü işletme sahiplerinin mekanlarında emniyet görevlilerinin kimlik kontrolü uygulamasını 5-6 saate ulaştırarak, taciz boyutuna vardırdığı iddialarının doğru olup olmadığını soran Yılmaz, “Söz konusu uygulamayla alkollü eğlence mekanlarına karşı bir yıldırma politikası mı yürütülmektedir? Eğlence mekanlarının yoğunlaştığı Kızılay, Tunalı Hilmi Caddesi gibi merkezi yerlerde mekanların önünde özel güvenliğin yanı sıra kapı ve el detektörlerinin bulundurulması vatandaşlar nezdinde daha fazla güvenlik kaygısı oluşturmayacak mıdır?” diye sordu. Yılmaz, önergesinde şu sorulara yer verdi:

“-Ankara’da söz konusu kapsama giren mekanların sayısı kaçtır? Önergenin yanıtlandığı tarih itibariyle, söz konusu mekanlarda emniyet güçlerine de intikal eden kaç olay meydana gelmiştir?

Son haftalarda vatandaşları sokağa çıkmaya çağıran “Hayatına sahip çık” başlıklı kampanyalar yürütülürken, alkollü mekanlar başta olmak üzere kafe, kültür merkezi, sanat galerisi gibi mekanlara getirilen özel güvenlik bulundurma zorunluluğu söz konusu kampanyalarla ters düşmemekte midir?

-Vatandaşların temel hak ve özgürlüklerinin korunması ve toplum düzeni içerisinde yaşamını sürdürmesi için gerekli güvenlik hizmetlerini sunma görev ve yetkisi bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı’nın çalışma usul ve esasları belliyken, Ankara’da belli mekanların güvenliğinin özel güvenliklere terk edilmesinin gerekçesi nedir? Alınan bu kararla vatandaşın can ve mal güvenliğinin taşerona devredilmesinin önü mü açılmak istenmektedir?

-Her türlü muhalif kesime karşı baskıcı ve ayrımcı politikaları uygulayan ve bu uygulamalarını her geçen gün artıran iktidarınız, Ankara Valiliği’nin özel mekanlara getirdiği güvenlik bulundurma zorunluluğunu diğer illere yayacak mıdır? Bu yönde bir hazırlık var mıdır? Söz konusu kararın vatandaşların nezdinde oluşan “korku iklimi”ni daha da artıracağı ve insanları evlerine hapsedeceği gerçeği göz önünde bulundurulmuş mudur?”