GÜVENLİKLERİN ÖZGÜVENLERİ YOK İŞİ SEVMİYORLAR...

GÜVENLİKLERİN ÖZGÜVENLERİ YOK İŞİ SEVMİYORLAR... Özel güvenlikçilerin özgüven ve motivasyonları düşük düzeyde. Birçok eleman, ruh sağlığı, sosyal sağlık ve öfke kontrolü bakımından sorunlu. Güvenlik sistemlerine ilişkin elektronik araçları kullanma konusunda da yetersizlik söz konusu. Üstelik çalışanların mesleğe ilişkin algıları da olumsuz. Özel güvenlik sektöründe çalışanlar sürekli başka bir iş arıyorlar. Çok küçük bir ücret farkına her an işi bırakabilecek durumdalar. Özel güvenlikçiler, stadyum, üniversite ve hastanelerde yaşanan olaylardan sonra eleştiri oklarının hedefi olurdu. Ancak, bu kez devletin en üst kademesinden eleştiri geldi. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın Çağlayan Adliyesi'nde şehit edilmesinden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Özel güvenlik bana göre tarih olmalı" açıklaması, gözleri özel güvenlik elemanlarına çevirdi. 6 milyar dolarlık pazar payına ulaşan sektörün temsilcileri, hem Erdoğan'ın sözlerinden hem çalışma koşullarından muzdarip...

GÜVENLİKLERİN ÖZGÜVENLERİ YOK İŞİ SEVMİYORLAR...
  • 11 Nisan 2015, Cumartesi 10:13

'Meydana ineriz'

Türkiye, özel güvenlikle bundan tam 34 yıl önce tanıştı. 22 Temmuz 1981 tarihinde yürürlüğe giren "Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanması Yasası" özel güvenlik uygulamalarını hayata geçirdi. 2004 yılında revize edilen yeni kanunla hızlı bir gelişim ve büyüme gösteren özel güvenlik sektörü artık 6 milyar dolarlık bir pazar payına ulaşmış durumda. bugün Türkiye'de izin belgeli 1358 özel güvenlik şirketi, 491 eğitim kurumu bulunuyor. 1 milyon 264 bin kişi özel güvenlik sertifikasına, 810 bin kişi de özel güvenlik kimliğine sahip. Özel güvenlik görevlisi olarak çalışanların sayısı ise 286 bini geçmiş durumda.

25 bin üyesi bulunan Türk-İş'e bağlı Türkiye Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Başkanı Bolat Ankaralı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinden sonra telefonlarının susmadığını belirterek, "Her gün 50'den fazla üyemiz 'İşsiz mi kalacağız?' diye soruyor. Adliyedeki terör saldırısını özel güvenliğin ihmali gibi göstermeye çalışmak hakkaniyetli değil. Bir arkadaşımız bile bu açıklamalardan dolayı işsiz kalırsa demokratik hakkımızı kullanıp, meydanlara ineriz. Önemli davalara bakan Cumhuriyet Savcılarının yakın korumaları olması gerekmez mi? Olay günü özel güvenlikçilerin avukat kimliği olanları arama yetkisi bulunmuyordu" diye konuştu.

'Rektör gaz at' diyor

Özel güvenlikçilerin polis kadrosuna alınmasının gerçekçi olmadığını kaydeden Ankaralı, şunları söyledi: "4 yıllık fakülte mezunu olanların sayısı 10 bin kişi. Bunların sadece yarısı yaş sınırına takılmadan polis olabilir. Örneğin bir üniversite rektörü kampusta kavga çıkınca özel güvenlikçilerden biber gazı kullanmasını istiyor. Özel güvenlik elemanının böyle bir yetkisi yok. Gazı atmasa işinden olacak, atsa mahkemeye çıkacak. Bu şartlar altında nasıl hizmet verilmesi bekleniyor? Özel güvenlikçilere verilen eğitimler ve yetkilileri tartışılabilir. Silahlı görev yapacakların 20 saatlik atış eğitimi var ve sınavda 5 atışta 3 isabetli atış yapmak zorundalar. Herhangi bir sitede görev yapan özel güvenlik elemanıyla stratejik kurumlarda görev yapacak kişilerin eğitimleri aynı kategoride olamamalı. Özel eğitimler de verilmeli."

10 bin görevli

- Silahlı özel güvenlikçi yaklaşık 10 bin kişi

- Kamuda çalışan özel güvenlikçi yaklaşık 100 bin kişi

- Özel sektörde çalışan yaklaşık 150 bin kişi

'Yüz binler iş arıyor'

Türk-İş'e bağlı Türkiye Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Başkanı Bolat Ankaralı, rakamsal veriler ışığında şu tespitleri sıralıyor:

"Türkiye'de 1 milyon 700 bin kişi özel güvenlik eğitimi alırken, 810 bin kişinin kimlik kartı bulunuyor. Eğitim alan 1 milyon 700 bin kişi, 500 ile 1000 lira arasında kurs parası ödedi. Silahlı özel güvenlik adayları poligon eğitim ve atışları için 200 lira daha fazla ödeme yaptı. Sınavlara girenler ise 150 lira da sınav parası ödedi. Bu kadarla kalsa iyi! Devlet kimlik kartı alan özel güvenlikçilerin her birinden 500 lira harç parası tahsil etti. 810 bin kişiden 286 bini fiilen çalışıyor. Diğer kimlik kartı olan yüz binler ise iş arıyor. Bugün AVM, okul veya kamu kurumlarında özel güvenlik elamanı olarak çalışanların maaşı 1300, 1400 lirayı geçmiyor. Fiilen çalışan elemanların 60 bin 742'si ortaokul, 193 bin 380'i lise, 21 bin 527'si meslek yüksekokulu mezunu. 10 bin 578 eleman, 4 yıllık üniversite mezunu olarak özel güvenlik sektöründe hizmet veriyor. Ülke genelinde hizmet veren 1358 güvenlik şirketi ile 491 eğitim kurumu, devlete 50 bin lira harç parası ödedi. Sektör 6 milyar doları aşan bir pazara dönüştü. Özel güvenlik eğitimi alan 810 bin insanı aileleri ile düşündüğümüzde 3 milyonluk bir kitleden söz ediyoruz."

'Nitelikli eleman eksiği var'

Türkiye'de özel güvenlik alanında önemli çalışmalara imza atan Bahçeşehir Üniversitesi Özel Güvenlik ve Koruma Programı Genel Koordinatörü Osman Öztürk, özel güvenlikçilerin yasal yetki, sorumluluk ve özlük haklarını bilmediklerini dile getiriyor.

Geçmişte Rize, Tunceli ve Kırşehir İl Emniyet Müdürlüğü görevlerinde bulunan Öztürk, "Özel güvenlik elemanlarının eğitimleri Emniyet Müdürlüğü denetim ve kontrolünde yapılıyor. Silahla görev yapacaklar 120 saat, silahsız adaylar ise 90 saat eğitim alıyor. Ancak özel güvenlik sektöründe bilimsel ve akademik bir bakış açısının tam anlamıyla oluşmadığını görüyoruz. Hal böyle olunca güvenliği sağlayacak yetkinliğe tam anlamıyla ulaşılamıyor. Nitelikli eleman yetişmeyince, yetkin eleman bulmakta güçlük çekiliyor" diyor.

'Ruh sağlığı sorunu önemli'

Öztürk, özel güvenlikçilerin toplumsal olaylara müdahale konusunda ciddi bilgi eksikliği olduğunu söylüyor:

"AB üyesi ülkeler içinde İngiltere ve Almanya ile birlikte en çok özel güvenlik elemanına sahip ülkeyiz. Özel güvenlik personelinin özellikle toplumsal olaylarda nasıl davranacağı konusunda ciddi bilgi eksikliği var. Son zamanlarda üniversitelerde yaşanan öğrenci olaylarına müdahalelerde eksiklikler ortaya çıkmış oldu. Gözlem, akıl yürütme, etkili risk analizi yapma, etkili ve hızlı karar verme, çatışma, kriz yönetimi bakımından özel güvenlik görevlilerinin yeterli seviyede oldukları söylenemez. Özgüven ve motivasyonları düşük düzeyde. Birçok eleman, ruh sağlığı, sosyal sağlık ve öfke kontrolü bakımından sorunlu. Güvenlik sistemlerine ilişkin elektronik araçları kullanma konusunda da yetersizlik söz konusu. Üstelik çalışanların mesleğe ilişkin algıları da olumsuz. Özel güvenlik sektöründe çalışanlar sürekli başka bir iş arıyorlar. Çok küçük bir ücret farkına her an işi bırakabilecek durumdalar."

Öztürk, "Bu insanların özlük hakları kolaylıkla gasp edilerek, en küçük sorunda iş akitlerine son veriliyor. Güvenliği sağlaması istenen insanlardan yöneticinin çantasını taşıma, otomobilini yıkama gibi işler de isteniyor" diye konuşuyor.

Gençlerin sayısı fazla

- 20-24 yaş arası çalışanların oranı yüzde 5

- 25-29 yaş arası çalışanların oranı yüzde 20

- 29-34 yaş arası çalışanların oranı yüzde 35

- 35-39 yaş arası çalışanların oranı yüzde 30

- 40-44 yaş arası çalışanların oranı yüzde 8

- 40-50 yaş arası çalışanların oranı yüzde 2

Mert İnan


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık