İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ HAKKINDA KARARI İŞÇİLER YAPILAN BASKI

Vatandaşların hak ve özgürlükleri ne kadar geniş ve uygulanabilir nitelikte ise o ülkenin vatandaşları da o kadar özgür ve ferah yaşamaktadır. Ülkenin gelişmişliğinin göstergesi olarak görülen insan hakkı ve özgürlükleri, Anayasalarda belirlenmektedir. Bu hakların sınırları da Kanunlar kapsamında oluşturulmaktadır. İnsan hak ve özgürlüklerin en önemlilerinden birisi ise ÇALIŞMA hakkıdır. Çalışma hakkının en önemli ihlali olarak görülen Mobbing (psikolojik taciz) ise işverenin, işçiye karşı sistematik biçimdeuygulamış olduğu düşmanca ve ahlak dışı bir iletişim izlenerek ortaya çıkan bir nevi psikolojik terör olarak tanımlanabilir. Mobbing, Türk İş Hukuku Doktrininde ve açılan hukuk davalarında yer almaktadır. Fakat mobbing nedeniyle eylemi uygulayan kişiler hakkında ceza yargılaması uygulamada bulunmamaktadır. TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonun raporunda ise Mobbing uygulayan kişiler hakkında TCK ‘da tanımlanan işkence-eziyet , vücut bütünlüğüne saldırı, çalışma hürriyetini engelleme, hakaret, tehdit suçları kapsamında yargılanması gerektiği vurgulanmıştır İŞTE YARGITAY KARARI

İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ HAKKINDA KARARI İŞÇİLER YAPILAN BASKI
  • 09 Haziran 2015, Salı 9:58

İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ HAKKINDA KARARI

YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ

E. 2014/2171 K. 2014/24474 T. 11.7.2014

İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ ( Sanıkların İhracat Konusu Malın Kamyonlara Yüklenmesini Fabrika Kapısını Kapatarak Engelledikleri - Suçu Doğrudan Doğruya Birlikte İşledikleri/Suçun Oluştuğu )

FAİLLİK ( Sanıkların İhracat Konusu Malın Kamyonlara Yüklenmesini Fabrika Kapısını Kapatarak Engelledikleri - İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçunu Doğrudan Doğruya Birlikte İşledikleri )

İHRACAT KONUSU MALIN KAMYONA YÜKLENMESİNİ ENGELLEMEK ( Sanıkların İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçunu Doğrudan Doğruya Birlikte İşledikleri )

SEÇİMLİK CEZA ( İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali/Seçimlik Ceza Olarak Adli Para Cezası - Sanığın Sicil Kaydında Yer Alan 3167 S.K.`ya Aykırılık Suçunun Suç Olmaktan Çıktığı/Temel Cezanın Hapis Cezası Olarak Belirlenmemesi Gereği )

TEKERRÜR ( İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali/Seçimlik Ceza Olarak Adli Para Cezası - Sanığın Sicil Kaydında Yer Alan 3167 S.K.`ya Aykırılık Suçunun Suç Olmaktan Çıktığı/Tekerrür Nedeniyle Temel Cezanın Hapis Cezası Olarak Belirlenmesinin Uygunsuz Olduğu )

5237/m.37, 58, 106, 117

ÖZET : Sanıkların fabrikanın giriş yolunu kapatarak kamyonların fabrikaya girmesine engel oldukları, yükü bekleyen gemiye malın yetiştirelemediği ve ihracatın iptal edildiği olayda; sanıkların iş ve çalışma hürriyetine engel olmak için işledikleri tehdit eylemleri sırasında olay yerinde bulunup suçu doğrudan doğruya birlikte işledikleri ve eylemlerin bütününden sorumlu oldukları, yolun kapatıldığı yere birlikte gittikleri, eylemlerin ani gelişmediği, iş ve çalışma özgürlüğünü engellemek için orada bulunduklarını bildiklerinin tüm dosya kapsamında anlaşıldığı gözetilmelidir.

Seçimlik ceza olarak adli para cezası da öngörülmesi karşısında, sanığın adli sicil kaydında geçen 3167 Sayılı Yasaya aykırılığa dair ilamların 5941 Sayılı Çek Kanunu ile suç olmaktan çıkarılması, diğer sanıkların ise sabıkaları bulunmamasına karşın, tekerrüre esas mahkumiyetleri bulunduğu gerekçe gösterilip, temel cezanın hapis cezası olarak belirlenmesi hukuka aykırıdır.

DAVA : Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:

KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 28.06.2014 tarih ve 6545 Sayılı Kanunun geçici 6. maddesiyle sulh ceza mahkemelerinin kaldırıldığı ve anılan mahkemelerdeki dava dosyalarının asliye ceza mahkemelerine devredildiği hususunun mahallinde gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede,

1- ) İddianame içeriği, müşteki anlatımları ve tanık beyanlarına göre, fabrika giriş yolunun yukarda isimleri zikredilen tüm sanıklarca trafiğe kapatılarak, müştekileri `buradan geçemezsiniz, buradan taş yükleyemezsiniz, malı yüklerseniz kavga ederiz, siz Sinoplusunuz, burada size iş yaptırmayız gidin" diye tehdit ederek, kamyonların fabrikaya girişine engel oldukları, müştekilerin anılan mermer fabrikasından yükleme yapamadıkları, ihracat malının kamyonlara yüklenmemesi sebebiyle Gemlik limanında yükü bekleyen gemiye malın teslim edilemediği böylece ihracatın iptal edildiği olayda, sanıkların eylemlerinin 5237 Sayılı T.C.K.nın 117/4. maddesinde düzenlenen suçu oluşturup oluşturmadığı tartışılmadan, beraat eden sanıklar Ö. vd`in öbür sanıkların iş ve çalışma hürriyetine engel olmak için işledikleri tehdit eylemleri sırasında olay yerinde bulunup suçu doğrudan doğruya birlikte işledikleri ve T.C.K.nın 37. maddesi anlamında eylemlerin bütününden sorumlu oldukları, yolun kapatıldığı yere birlikte gittikleri, eylemlerin ani gelişmediği, iş ve çalışma özgürlüğünü engellemek için orada bulunduklarını bildiklerinin tüm dosya kapsamında anlaşıldığı gözetilmeden, eksik ve yetersiz gerekçeyle T.C.K.nın 117/1,119/1-c maddeleriyle mahkumiyet ve bir kısım sanıklar haklarında aynı suçtan beraat hükümleri kurulması,

2- ) T.C.K.nın 117/1. maddesinde seçimlik ceza olarak adli para cezası da öngörülmesi karşısında, sanık M.`in adli sicil kaydında geçen 3167 Sayılı Yasaya aykırılığa dair ilamların 5941 Sayılı Çek Kanunu ile suç olmaktan çıkarılması, diğer sanıklar T. vd.`ın ise sabıkaları bulunmamasına karşın, tekerrüre esas mahkumiyetleri bulunduğu gerekçe gösterilip, 5237 Sayılı T.C.K.nın 58/3. maddesindeki zorunluluktan söz edilerek temel cezanın hapis cezası olarak belirlenmesi,

3- ) Sanık M. Ç.`ın adli sicil kaydındaki geçmiş mahkumiyetine konu 3167 Sayılı Yasaya muhalefet eyleminin, 5941 Sayılı Kanun ile suç olmaktan çıkarılması karşında, T.C.K.nın 58. maddesinin uygulama olanağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M. vd. müdafii ve katılan C. vekilinin temyiz nedenleriyle tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Avukat Sebahattin KONYAR

Tercüman sitesi A7 blok daire Cenevizlibağ İstanbul 0212 546 35 67


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık