Manisa'nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği facianın ardından, 2 bin 850 işçi işsiz kalırken, sendikacılar koltuk kavgasına düştü. Türkiye Maden İşçileri Sendikası, kazanın ardından işçilerin sendikaya tepki göstermesi üzerine Ege Şube yönetimini görevden aldı ve bölgeyi 3 temsilciliğe böldü. Görevden alınan yöneticiler hem koltuklarına iadelerini istediler hem de üçe bölünmeye itiraz ettiler.
13 Mayıs'ta Soma'da meydana gelen maden faciasının ardından sendika yöneticileri birbirine düştü. Türkiye Maden-İş Sendikası'nın örgütlü olduğu Soma'da kazadan sonra işçiler, iş güvenliği konusunda eksiklikleri görmezden geldiği suçlamasıyla Ege Şubesini bastılar. Bu tepkinin ardından ilk kez göreve seçilen ve henüz 3 günlük başkan olan Tamer Küçükgencay istifa etti.
Türkiye Maden İş Sendikası Disiplin Kurulu da yaptığı toplantı sonucu şubenin 4 yöneticisini görevden aldı. Seçilmiş kişiler genel merkez kararıyla görevden alınamaz, gerekçesiyle bu dört yönetici Ankara 15.İş Mahkemesi'ne dava açarak, görevlerine iadelerini istediler. Mahkeme de yöneticileri haklı bularak göreve iade kararı verince, Recep Satır, Yasin Karatay, Kıyas Çalı ve Zekeriya Aydın koltuklarına geri döndüler.
Aynı isimler, Sendikanın Ege Bölgesi'nde üç ayrı temsilcilik açma kararını da yargıya taşıdılar. Ankara 19.İş Mahkemesi, Maden-İş'in üçe bölünme kararını haklı bulunca bu kez de ona itiraz ettiler.
SON SÖZÜ YARGITAY SÖYLEYECEK
Türkiye Maden İş Sendikası, iki dosyanın birleştirilmesini istediyse de mahkemeler bu talebi kabul etmedi. Şimdi her iki davada da son sözü Yargıtay 22. Hukuk Dairesi söyleyecek.
2850 KİŞİ İŞSİZ KALDI
Soma faciasında daha acılar unutulmadan 2 bin 850 işçi bir telefon mesajıyla işten çıkarıldı. Böyle bir ortamda sendikacıların koltuk kavgasına düşmesi büyük tepki yaratırken, Türkiye Maden İş Sendikası Başkanı Nurettin Akçul, "Biz patronun kapattığı bu sahanın yeniden Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından çalıştırılmasını ve işten çıkarılan 2 bin 850 arkadaşımızın buraya işe alınması için uğraşıyoruz. Bunun için elimizden geleni yapacağız" dedi.
İnsanların işsiz kaldığı bir ortamda sendikacıların koltuk kavgasına düştüğü eleştirilerini anımsatmamız üzerine Akçul, "Bu bir kavga değil. Eskiden beri var olan ama 301 ölümü fırsat bilen gruplar var. 10 yıl önce de sendika başkanlığına aday olmuş kazanamamış gruplar var. Şimdi yaşananları fırsat biliyorlar, dumanlı havada olumlu olumsuz her şeye itiraz ediyorlar. Biz sendika olarak 12 bin kişiye 5 kişiyle hizmet verilemediğini söyledik. Bunun için Ege Bölgesi temsilciliğini üçe böldük, dava açtılar. Mahkeme de bizi haklı buldu. Ama bu kararımıza da itiraz ettiler. Şimdi son sözü Yargıtay söyleyecek. Ege Şubeyi üçe böldük çünkü daha etkin, daha düzgün sendikacılık yapmak istedik" dedi.
"İŞÇİNİN HAKKINI SAVUNMAKLA HUKUKSUZLUĞA KARŞI ÇIKMAK AYRI ŞEYLER"
Mahkeme kararıyla görevine iade edilen ve yapılan yönetim kurulu toplantısının ardından Başkan seçilen, Türkiye Maden İş Ege Şube Başkanı Recep Satır ise "Disiplin Kurulu kararıyla görevden alınmamız da şubenin üçe bölünmesi de hukuksuz olduğu için dava açtık ve şuanda süreç devam ediyor. Biz bir yandan hukuk mücadelesi verirken bir yandan da işçilerimizin haklarını savunmak için elimizden gelen her türlü çabayı gösteriyoruz. Hukuki hakkımızı savunmak ile sendikacılık görevimizi yapmak ayrı şeyler. Hem görevden alınmamız hem de şubemizin üçe bölünmesi hukuki değildir" dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!