İŞTE ÇALIŞANLARINA BUNU YAPIYORLAR !!!

İş kanunun 32. Maddesi ve borçlar kanunun gereğince çalışanların iş veren ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir. Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak, yabancı para olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödeme yapılabilir. Emre muharrer senetle (bono ile), kuponla veya yurtta geçerli parayı temsil ettiği iddia olunan bir senetle veya diğer herhangi bir şekilde ücret ödemesi yapılamaz. Yasa böyle emrederken hüküm olmasına rağmen ne yazık ki şirket hukuka aykırı işlemlerine devam etmektedir. Çalışanlar böyle bir durumda alo 170 arayıp teftişte buluna bilir, çalışan işçi özel güvenlik görevlileri haklı nedenle iş hakkını fesh edip kıdem tazminat hakkını almaya kazanırlar Şirketin çalışanın zor durumda veya algılama durumundan faydalanıp çalışanlarının bazı haklarını elinden alma yöntemi de şöyledir. Yöntemi şudur; çalışanlarının projelerini değiştirip ya da baskı yapıp istifaya zorlamaya çalışıyor. Şayet bundan başarılı olmadığı zaman ise çalışanlara siz bizim söylediklerimizi  yazıp bize verirseniz, biz de sizin kıdeminizi verip işsizlik maaşından faydalanıp kıdemi size veririz ama ihbarı vermeyiz. İşe iade dava hakkınız da olmaz deyip çalışan personellerini zor durumundan faydalanıp işten çıkarma teklifinde bulunuyor.Çalışanlara genel anlamda şu yazıyı yazdırıyorlar. Ben yapılan değişikliği kabul etmiyorum veya kendim çıkmak istiyorum gibi yazılı alınıp işten çıkartılan personelin çok olduğunu bilmekteyiz. Bir örnek olayda bir çalışana proje değişikliğine gidilmiş bir örnek olayda çalışana şu yazı yazılmıştır, ben yapılan değişikliği kabul etmiyorum tazminatımın tarafıma ödeyip haklı nedenle iş akdimi fesh ediyorum diye yazılar aldığını bilmekteyiz. Bunun gibi örnek ve benzeri yazıları işçi yazdığı zaman işçininin ihbar ve işe iade haklarını elinden gitmektedir. Ayrıca çalışanlarının çoğu da Asgari ücretlidir. Taşeron güvenlik şirketinin çalışanlarının bir çoğuna maaş bordrolarında ise prim ve fazla mesai olarak göstermektedir. Bir güvenlik görevlisinin maaşında prim göstermesini hayatın olağan akışına aykırıdır, çünkü güvenlik görevlisinin prim sistemli bir bağı ve alakası olamaz. Bazı Yargıtay kararlarında özel güvenlik görevlilerinin performans değerleri çok fazla dikkate alınmamaktadır. Şirket neden böyle bir yönteme gidiyor sorusuna ise çalışanlarının çok rahatça istedikleri şekilde maaşlarını kesebilir. En büyük somut olayda ise yıllık izine çıkan çalışanlarının bir çok kalem de eksik maaş ödediğini bilmekteyiz. Kağıt üzerin de reklam vererek veya güzel sözler söyleyip insanlara ben kurumsalım demekle bağzı şeyler olmaktadır. Büyük ve kurumsal Taşeron güvenlik şirketi Securitas A.Ş ‘nın yaptığı bu davranış ve tutumun ne yazık ki hem devletimize,  bir vergi kaybına neden olmaktadır. Hem de çalışanlar işten ayrıldıktan sonra az kıdem alıp emekli olduğu zaman az maaş almasına neden oluyor bir diğer husussa ise çalışanlar hastalandığı zaman SGK dan az maaş almalarına sebep olmaktadır. Kendileri de servetlerine servet katmaktadırlar. Tarafsız bir şekilde çağrımız şudur ki şirketin bu eylem ve tutumdan vazgeçmelerini çalışanların hak ve ödevlerine saygı olmalarını özellikle bayan çalışanların hamilelik süreçlerinde özen göstermelerini beklemekteyiz. Haber ilkelerimiz gereğince tarafsız sadece gerçekleri yazmaktayız. Kimseyi hedef almıyoruz.  

Abdurrahman KONYAR 

Özel Güvenlik Hakları