Özdağ'dan, Bozdağ'a: Esas yasakçı ve baskıcı sizin temsil ettiğiniz zihniyettir
GAZİANTEP Bağımsız Milletvekili Ümit Özdağ, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın Almanya'da konuşma yapmasının engellenmesine üzüldüğünü belirterek, "Onun için Almanlara kızarken, biz onlara kızabiliriz ama siz kızarken ölçülü olmak zorundasınız. Çünkü esas yasakçı ve baskıcı sizin temsil ettiğiniz zihniyettir sayın Adalet Bakanı" dedi.
'Demokrasinin Türk toplum hayatındaki önemi' konulu konferansa katılmak üzere Kahramanmaraş ' a gelen Ümit Özdağ bir basın toplantısı düzenledi. MHP Kahramanmaraş eski il başkanı Mustafa Bastırmacı da da katıldığı toplantıda Özdağ, 16 Nisan ' da yapılacak kontrollerde referandum için yürüttükleri 'Hayır' çalışmasını yaparken birçok baskıyla karşılaştıklarını söyledi.
"KİMİN, KİMİ NİÇİN KANDİL'E YOLLADİĞİNİ BİZ GAYET İYİ BİLİYORUZ"
'Hayır' diyenlerin adeta düşman ilan edildiğini belirten Özdağ, Pakistan dönüşü uçakta gazetecilere açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da kullandığı "'Hayır' demek, eşittir çukur, 'Hayır' demek eşittir, o çukurların altında açılan şehirler demektir" sözlerine de tepki gösterdi. Özdağ, şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanı, 'Hayır' diyenleri 'Çukur' olarak nitelendirdi. Bunu derken bunu Biz Sayın Cumhurbaşkanının 'Hayır' diyen yurttaşlara 'Çukur', 'Alçak safra diyemiyorum boyutu çukur diyorum' noktasından hareket ettiğinin gayet iyi farkındayız. Ancak biz de kendisine şöyle cevap veriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı, Türkiye ne yazık ki gerçekten sizin tarafınızda bir ekonomik çukura, bir terör çukuruna, bir yolsuzluk çukuruna düşürülmüştür. Şimdi biz 'Hayır' diyerek Türkiye'nin bu çukurdan çıkmasının mücadelesini veriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı, ne zamandan beri parlamenter demokrasiyi desteklemek 'Çukur' olmak anlamına geliyor. Siz de bugün işgal ettiğiniz mevkiyi, önünüzde sancağın eğildiği, Cumhurbaşkanlığı mevkiini bugünkü anayasamıza göre, demokratik parlamenter sistemi içerisinde elde etmediniz mi, bu sistem içerisinde ulaşmadınız mı? Nasıl olur da demokratik parlamenter sistemi savunmayı alçaklıktan daha öte çukurluk gibi bir sıfatla vasıflandırabilirsiniz. Bu, bizatihi parlamenter demokrasiye yapılan çok ağır bir hakarettir. Sayın Cumhurbaşkanına bir defa altını çizere söylemek isterim. 'Hayır' diyenler oylarını Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yolluyorlar. FETÖ'nün 15 Temmuz gecesi bombaladığı gazi meclise. Kimin, kimi niçin Kandil'e yolladığını biz gayet iyi biliyoruz Sayın Cumhurbaşkanı. Kimin, kimi niye İmralı Adası'na yolladığını biz gayet iyi biliyoruz Sayın Cumhurbaşkanı."
"ALMANLARA KİZARKEN ÖLÇÜLÜ OLUN"
Referandumda 'Hayır' diyenlere saygı duymalarını isteyen Ümit Özdağ, Bakan Bozdağ ise Almanya'da konuşturulmamasını da değerlendirerek şöyle konuştu:
"Sayın Adalet Bakanı Almanya'da boyutu konuşma hakkı verilmemesinden dolayı gerçekten üzüldüm. Keşke siz de biz 'Hayır' diyenlere Türkiye'de konuşma hakkı verilmemesinden üzülseydiniz. Ama siz buna üzülmek yerine biz 'Hayır' diyenleri terörist olmakla suçladınız, terör örgütleriyle yan yana durmakla suçladınız. Allah'tan boyutu Almanlar konuşma hakkı vermedi. Türkiye'de siz bize konuşma hakkı vermiyorsunuz. AKP'li belediyelerden hiçbir tanesi bize salonlarını tahsis etmiyor. Devletin salonları sadece 'Evet' için kullanılıyor. Sayın Atila Kaya Denizli'de bir konuşma yapacaktı, Kaymakam müsaade yüzey vermişti fakat 'Hayır' diyeceğini duyunca salon için verilen izni iptal etti Sayın Adalet Bakanı. Onun için Almanlara kızarken, biz onlara kızabiliriz ama siz kızarken ölçülü olmak zorundasınız. Çünkü esas baskıcı ve sizin temsil ettiğiniz zihniyettir Sayın Adalet Bakanı yasakçı."
"HZ. OSMAN'İ ŞEHİT EDEN SUİKASTÇİLARİN DURUMUNA DÜŞERSİNİZ"
Ümit Özdağ, bazı imamların camileri referanduma alanına çevirdiğini belirterek camilerde onun görüşten insanın Allah ' ibadet ettiğini o nedenle de camilere siyaset sokulmaması gerektiğini ifade ederek bir "Camide sadece Allah' a ibadet vardır. Eğer bu camileri referandum yerine çevirirseniz, hepiniz Hz. Osman suikastçıların eden durumuna düşersiniz, ümmetin içine nifak sokarsınız şehit. Yerden sesleniyorum, buradan da sesleneceğim. Diyanet İşleri Başkanı Sayın belirten belirten görmez, artık sizi görmeye davet ediyorum. Soyadınız gibi görmüyorsunuz, görmemezlikten geliyorsunuz. Bu görmemez tavrınızla camilerde yapılan bu propagandanın önünü açıyorsunuz. Bu, bulunduğunuz makama da yakışmıyor."
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!