Özel Güvenlik Kimliklerinin İptali, FETÖ Olayları, KYHK
Özel güvenlik görevlilerinin Bank Asya'da ve bazı sendikalara üye olduğu gerekçesiyle bugüne kadar yaklaşık 6000 civarlarında özel güvenlik görevlilerinin kimlikleri iptal edilmiş, iş sözleşmeleri feshedilmiştir. Ancak Bank Asya'da hesabı olan özel güvenlik şirketlerinin hesaplarına dokunulmamıştır. Yine kamuda ihale alan bazı şirketlerin aynı bankanın teminatlarını kullandıklarını hatta çeklerini de kullandıkları bilinmektedir. Bununla beraber daha öncesinde de FETÖ'de birçok özel güvenlik şirketinin suçsuz yere kapatıldığını daha sonrasın dada faaliyet izinlerinin geri verildiği bilinmektedir. Peki birileri acaba suçunu örtbas etmek için mi suçsuz, günahsız olan kişileri kurban seçip kendilerinin kamuflaj etmek amacıyla olamaz mı ?
Bildiğiniz üzere DHM Antalya Havalimanında Securitas özel güvenlik firmasında çalışan 282 özel güvenlik görevlisinin FETÖ ile bağlantılı olan bir sendikaya üye oldukları gerekçesiyle özel güvenlik kimlikleri iptal edilmiş ve bu şahısların iş sözleşmelerini feshetmiştir. Olay basın ve kamuoyunda geniş yer bulmuştur. Özel Güvenlik Hakları olarak ta akıbetinde Antalya'ya gidilmiş, tüm personellerle bir toplantı yapılmıştır. Toplantıda ise hukuk sürecinin nasıl olacağına ilişkin söylemiştik. Ancak bazı arkadaşlar ve avukatların ne yazık ki özel güvenlik alanında hukuki olarak ta yeteri bilgiye sahip olmamalarına rağmen birçok kişiye yanlış bilgi verilmiş, şimdi ise olayın başından beri söylediğimiz şekle geldi. Valilik özel güvenlik kimliklerinin verilmeyeceğine dair kararı kendilerine tebliğ etmiştir.
Bundan sonra ne olacak? Öncelik olaraktan özel güvenlik görevlilerinin son yapılan değişiklikle beraber OHAL Komisyonlarına alınmadığı gibi başvuru hakları da gözükmüyor. Şu aşamada hukuki açıdan da bakıldığında da bir çelişki mevcuttur. Şöyle ki özel güvenlik görevlileri işçilerdir. Tüm hakları İş Kanunları ile belirlenir. Bu tür durumlarda ise aslında ilgili makam İş Mahkemesidir. Bir diğer tarafta ise özel güvenliklerin başına bela olan özel güvenliklerin kimlik kartıdır. Bu da idari aşamadır. Özel güvenlik görevlilerin kimliklerinin verilmemiş veya el konulması durumunda hukuki aşamaları valiliğe veya komisyona başvuru yapması , ret veya olumsuz karar çıkması durumunda ise idari mahkemesi burada da aynı durumun çıkması halinde Danıştay, burada da istenen sonuç çıkmadığı zaman Anayasa Mahkemesi ve en son merci olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesidir. Bu aşamaları birisinin ihlal etmesi halinde ise telafisi mümkün olmayan hak kaybına yol açacaktır. Genel anlamda idari hukuk açısından yani kamuoyunda yapılan tüm işlemler bu şekilde yürütülmektedir. Diğer bir tarafta ise özlük haklarını SGK, emeklilik, sakatlık ve iş kazaları gibi konularda ise şikayet mercili çalışma bakanlığı, yargısal açıdan ise İş Mahkemesi ve Yargıtay'dır. Antalya ve diğer FETÖ olaylarından dolayı özel güvenlik kimliklerinin iadesi için yukarda ki idari açısından tekrar etmek gerekirse sırasıyla takip edilecek yol; İdari Mahkemesi, Danıştay, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesidir. Elimizdeki emsal kararlarında da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bu durumda Türkiye deki yapılan bazı işlemleri hukuka aykırı bularak başvuru yapan bazı kişiler haklı bulmuş, yüksek orandan da tazminatları hükmetmiştir. Tüm özel güvenlik görevlilerine veya mağdur olanlar varsa kesinlikle tüm yasal haklarını sonuna kadar kullanmalarını ve bu hakların özellikle sürelilerine dikkat edilmesi gerekir. Birisinden süre kaçırması halinde ise bir başka üst mahkemeye veya mericiye gitme hakkı yoktur.
Özel güvenlik haklarına yani bizlere hukuk servislerimize başvuru yapan tüm özel güvenlik görevlilerinin yasal hakları için hukukun virgülüne kadar savunacağımızı diğer meslektaşlarımıza katkı sağlamak için ise elimizden gelenin tüm işlemleri yapmaktayız. Hiçbir vatandaşımızın vatan haini olmadığını hepsinin vatansever olduğunu ancak ülkemizin başına bela olan eski cemaat yeni FETÖ eski dostların birbirine düşman olmasının bedelini emekçilere ödetmemesi gerekir. Hatırlayacağınız üzere birçok özel güvenlik şirketlerinin faaliyetleri FETÖ gerekçesiyle iptal edilip daha sonrasında geri verilmiştir. Aklımıza şu soru geliyor acaba derin bir güç bazı şikayetleri korumak ve önünü açmak için diğer şirketleri bertaraf etmiş olabilir mi? Basın ve kamuoyunda Akdeniz Özel Güvenlik şirketinin hakkında FETÖ iddiaları olmasına rağmen ve hatta bazı çalışanların tutulu olduğuna ilişkin bilgiler varken neden Akdeniz Güvenlik şirketine harhangi bir işlem yapılmadı? Devlette çalışan kişilerin senin benim adamım değil gerçek anlamda iş yapan nitelikli kişilerin seçilmesi gerekir. Devlet herkesin devletidir. Siyasi partiler ise belli bir kitleye hitap etmektedir. Partileri sevmeyebiliriz. Ama birbirimizi sevmek ve devletimize sahip çıkmak zorundayız . Devlette vatandaşına zorluk değil kolaylık sağlaması gerekir. Güçsüz olan vatandaşı da güçlünün yanında korumak gerekiyor. Temel devlet adil olmak zorundadır. Tüm yetkililere çağrımız o ki bütün yetkilerini lütfen çalışanların mağduriyetleri için harcamalarını bekliyoruz.
Abdurrahman KONYAR
Özel Güvenlik Hakları Y.K.B
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!