Özel güvenlik ve hizmet sektöründeki firmalara destek verilmesi gerektiğini,

Demirtaş yaptığı açıklamada, 64'üncü hükümet programındaki en dikkat çekici maddelerden birinin taşeron işçiler olduğunu, konunun 720 bin işçiyi ilgilendirdiğini belirtti. Kamuoyundaki tartışmalardan; taşeron işçilerin, "özel sözleşmeli personel" olarak kamuda istihdam edilmesini sağlayacak düzenlemeler yapılacağının anlaşıldığını savunan Demirtaş, yasa değişikliğiyle kamuya hizmet veren özel sektör firmasının olumsuz etkileneceğini, birçoğunun kapanabileceğini öne sürdü. Demirtaş, bu aşamada devletin desteğine ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Demirtaş, "Bu uygulamaya elbette karşı değiliz ama diğer yandan kamuya bu hizmetleri veren özel sektör firmaları var. Odamızda güvenlik, temizlik ve destek faaliyetleri meslek gruplarında faaliyet gösteren 778 üyemiz var. Ülkemizde ise bu alanda faaliyet gösteren yaklaşık 25 bin firma var. önemli ölçüde istihdam yaratan, vergi ödeyen firmalar. Makine ve ekipman yatırımları yapmış, bu nedenle kredi kullanmış üyelerimizden bankaların kredilerini geri çağırdığı haberleri alıyoruz." dedi.

Sektörün bu nedenle tedirgin olduğunu savunan Demirtaş, "Taşeron işçilerin kadroya alınması ile bordro hazırlanması, makinelerin bakım ve onarımı, ihtiyaç malzemelerin alımı gibi işler de kamunun üzerinde olacak. Yani çok taraflı kayıplar yaşanacak. Taşeron işçilerin kadroya alınmasına karşı değiliz ama bu binlerce firmanın da kapanmasına yol açmamalı. Bu sektörde faaliyet gösteren firmaların da sesine kulak verilmeli" değerlendirmesini yaptı. Demirtaş, firmaların kapanma sürecinde SGK, vergi ve banka borçları, işçilere ödenmiş kıdem tazminatı, yıllık izin ve resmi tatil çalışma günlerine ait ücretlerin kurumlar tarafından geri ödenmesine ilişkin sıkıntıları da ilgili bakanlıklara ilettiklerini aktardı.