Çankaya Belediyesi işçileri eşit işe eşit ücret istiyor
2018 yılında çıkarılan 696 sayılı KHK ile taşerondan kadroya geçirilen belediye işçilerinin hak mücadelelerinin yeni durağı Çankaya Belediyesi. Kadroya geçirilseler de ikinci sınıf işçi statüsünün sürdüğünü belirten işçiler özellikle ücretler arasında büyük uçurum olduğunu, kendilerinin de eşit işe eşit ücret için mücadele ettiğini belirtiyor. CHP'li belediyelerin kurduğu işveren sendikası SODEMSEN'in işçilerin talepleri karşısında aşağılayıcı bir tutum sergilediğini belirten işçiler grevden geri durmayacaklarını belirtiyor
İstanbul’da Kadıköy, Maltepe, Ataşehir, Kartal ve Beşiktaş belediyelerinde yaşanan grevlerle sonuçlanan toplu sözleşme süreçlerinin bir benzeri de Ankara Çankaya Belediyesi’nde yaşanıyor. Çankaya Belediyesi ÇANPAŞ işçileri 2021 Ocak ayından beri süren toplu sözleşme sürecini Sendika.Org’a anlattı.
KHK ile kadroya geçişten özgür toplu sözleşmeye
Sendika.Org’a konuşan güvenlik işçisi, 2018 yılında 696 sayılı KHK ile taşeron işçilerin kadroya geçirilmesinin ardından belediyelerde yine ikinci sınıf işçi statüsünü sürdüren yeni “personel şirketleri”nin kuruluşunu anlatarak başlıyor: “Çankaya Belediyesi bünyesinde de ÇANPAŞ (Çankaya Belediyesi Personel Anonim Şirketi) kuruldu. KHK ile kadroya geçirilenler belediyelere bağlı bu şirketlerin işçisi haline getirildi.”
Şu anda ÇANPAŞ bünyesinde 1600 civarı işçinin bulunduğuna dikkat çeken güvenlik işçisi, KHK ile geçişten bu seneye kadar KHK’nin sınırları çerçevesinde kendilerine %4+4 (1. ve 2. yıl için) zam öngören toplu iş sözleşmeleri dayatıldığını belirtiyor.
Konuştuğumuz bir park bahçeler işçisi de süreci şöyle özetliyor: “2021 Ocak itibariyle KHK sınırları dışında ilk özgür toplu sözleşme süreci başladı. Sendika temsilcileri, işlikleri geze geze işçilerin de katıldığı bir talepler taslağı oluşturdu. İşçilerden gelen dönütlerle düzenlemeler yapıldı. Sonrasında da SODEMSEN ile görüşmeler başladı. Belediyeye bağlı diğer şirketler olan Belde A.Ş ve İmar A.Ş’deki idari maddeleri bile kabul etmiyordu SODEMSEN. Ücretlere dair hiçbir maddeyi de kabul etmiyordu. Belirtilen sürenin bitmesine bir hafta kala, Nisan ortası gibi, SODEMSEN kendi teklifini sundu. Verdikleri teklif günlük brüt ücrete 114 TL’ye 9 TL ve birinci yıl %6 ikinci yıl %6 oranında zamdı. Bizim için de kabul edilemezdi zaten.”
Güvenlik işçisi ise dört aydır süren toplu sözleşme sürecinde idari maddelerin geçmeyen maddeleri olsa da önemli bir bölümünün geçtiğini ancak ücrete dair maddelerin hiç geçmediğini belirtiyor.
SODEMSEN: Emeğin üzerinde “sosyal demokrat” tahakküm
Sosyal Demokrat Kamu İşverenler Sendikası (SODEMSEN), CHP’li belediyelerin üye olduğu bir işveren sendikası. İşveren sendikası olan SODEMSEN, özellikle 2018 yılında çıkan 696 sayılı KHK ile kadroya geçirilen işçiler ile yapılan toplu sözleşmelerde işçi kazanımlarını alt sınırda tutma işlevini taşıyor. Daha önceki Kadıköy, Maltepe, Kartal, Beşiktaş ve Ataşehir’de yürütülen toplu sözleşme süreçlerinde işveren temsilcisi olarak masada SODEMSEN vardı.
Sendika.Org’a konuşan ÇANPAŞ güvenlik birimi işçisi, toplu sözleşme sürecinde SODEMSEN temsilcilerinin sürekli alaycı, küçümseyici bir tavır takındığını, işçi taleplerinin karşılanmasının mümkün olmayacağını her defasında vurguladıklarını, onur kırıcı bir söylemlerinin olduğunu belirtiyor.
Eşit işe eşit ücret
Park bahçeler işçisi ise kadrolu işçilerin maaşlarının ÇANPAŞ işçilerinin maaşlarının iki katı olduğunu belirtiyor. “Aynı işi yapıyoruz. Ama gerek mesai ücretlerimiz, gerek sosyal haklarımız, gerek maaşlarımız hep yarı yarıya” diyen park bahçeler işçisi, toplu iş sözleşmesinin ana talebinin “eşit işe eşit ücret” olduğunu belirtiyor. Park bahçeler işçisi, sahadaki asıl işi ÇANPAŞ işçileri olarak kendilerinin yaptığını belirtirken güvenlik işçisi de pandemi sürecinde bütün kapatma süreçleri dahil olmak üzere her zaman kendilerinin çalıştıklarını vurguluyor. En ağır işleri üstlendiklerini vurgulayan işçiler, ücret konusunda ise en dipte tutulmaya zorlandıklarını ifade ediyorlar.
Park bahçeler işçisi şu anda günlük brüt ücretlerinin 119 TL olduğunu, belediyeye bağlı diğer şirketlerde ise alt sınırın 200 TL civarında olduğunu belirtirken kendi taleplerinin en düşük ücretin 195 TL’ye çekilmesi olduğunu belirtti. Ancak SODEMSEN’in bu rakamın çok altında tekliflerle geldiğini söylüyor.
Haftalık 40 saat çalışma ve iş güvencesi
Güvenlik işçisi, ücret taleplerinin yanı sıra çalışma saatlerinde düzenlemenin de ana talepleri olduğunu vurguluyor. Belediyedeki bütün işçilerin haftalık mesaileri 40 saatken kendi mesailerinin 45 saat olmasına karşı çıktıklarını ve 40 saat mesai taleplerinin toplu sözleşme taslaklarında olduğunu belirtti.
Çalışma süresinin yanı sıra güvenlik soruşturmasıyla işten çıkarmalara karşı da önleyici taleplerinin olduklarını belirttiler. Güvenlik kartlarının valilik onayıyla çıktığını ve muhalif oldukları için güvenlik soruşturması sonrası güvenlik kartları iptal edilenlerin işsiz kaldığını belirten güvenlik işçisi, bu işten çıkarmaları engelleyecek maddenin de toplu sözleşme taslaklarında olduğunu vurguluyor.
“Tüm talepler kabul edilene kadar…”
İşçiler, İstanbul’daki toplu sözleşme süreçleri, işçinin iradesinin yok sayılarak Genel İş Genel Merkezi tarafından sonlandırıldığı için burada da benzer bir durumla karşılaşılmasından endişe duyduklarını belirtiyor. İstanbul’daki gibi iradelerini çiğnetmeyecekleri konusunda kararlı olduklarını belirtirken taleplerinin hepsini alana kadar mücadele edeceklerini söylüyorlar.
Kapatma sürecinde sendikal faaliyetlerin askıya alınması sonucu sürecin ilerlemediğini belirten işçiler bayram sonunda arabulucudaki sürenin de tamamlanmış olacağını söylüyor. Tüm taleplerinin yerine getirilene kadar mücadele edeceklerini belirten işçiler bu süreçte grevden de geri durmayacaklarını vurguluyor. Sendika.Org
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!