Havalimanı işçilerilerinden Sabah gazetesi ve Fatih Altaylı'ya yanıt
İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası 3. Havalimanındaki işçilerin direnişiyle ilgili kara propagandaya başlayan Fatih Altaylı ve Sabah gazetesine yanıt verdi.
Fatih Altaylı bugünkü yazısında 3. Havalimanındaki direnişle ilgili “4 yıl 3 aydır gıkını çıkarmadan çalışan işçiler, açılışa 5 hafta kala ‘Ayaklandılar’ hem de sudan sebeplerden” ifadelerini kullanmış; AKP’nin yayın organlarından Sabah gazetesi ise “2.Gezi provakasyonu – İşte kaos çetesinin yalanları ve gerçekler” başlıklı bir karalama haber yayımlamıştı.
İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası (İYİ-SEN) 3. Havalimanındaki işçilerin direnişiyle ilgili kara propagandaya başlayan Fatih Altaylı ve Sabah gazetesine yanıt verdi. İYİ-SEN’in açıklamasında “Sırçalı köşkelerde yaşayan Barlas’ı, her devrin adamı Altaylı’sı, magazin mafyası Uluç’u ile işçilerin eylemini sorgulamaya çalışıyorlar. Ancak yapabildikleri tek şey yalan, karalama ve komedidir!” denilirken “Kalemini patronlara ve iktidarın hizmetine sunan yazarlar klimalı odalarda, özel şöförlerle işyerinize gidip gelirken sadece üçüncü havalimanındaki işçileri anlamak için bir günlüğüne çalışmak ister misiniz?” ifadeleri kullanıldı.
İYİ-SEN’den yapılan açıklama şu şekilde:
“Yalancı basın, bunu da yazın…
Üçüncü havalimanında önceki gün başlayan ve geniş bir yankı uyandıran eylemlerin ardından, işçilerin mücadelesinin yürüttüğü meşruluğa karşı sermaye düzeni de harekete geçti. Patron medyası ve yandaş kalemler üçüncü havalimanındaki direnişe karşı bir merkezden aldıkları cümlelerle kara propaganda yapıyorlar. Yaptıkları haberlerle direnişin “karanlık odakların” işi olduğu algısını yaratmaya çalışan patron medyası, işçilerin meşruluğunu azaltmaya çalışıyorlar.
Sırçalı köşkelerde yaşayan Barlas’ı, her devrin adamı Altaylı’sı, magazin mafyası Uluç’u ile işçilerin eylemini sorgulamaya çalışıyorlar. Ancak yapabildikleri tek şey yalan, karalama ve komedidir!
Yalılarda, saraylarda yaşayıp, ejder meyvesi ile beslenip günü günü edenler işçilerin eylemini anlayamazlar. Bu eylemler ilk değildi, şartlar düzelmezse de son olmayacak. Yandaş basının iddia ettiği gibi önceki gün başlayan eylemlerin nedeni sudan sebeplerle değil. İnşaat işçisi servis yetersizliğinden ötürü ücret kaybına uğradığı ve yağmur altında sebepsiz yere bekletildiği için öfke patlası yaşamıştır.
Üstelik servisler için bu sene başından beri farklı tarihlerde eylemler yapıldı. Barınma, güvenli çalışma ve ücret gasplarına karşı da onlarca farklı eylem yapıldı. Patron medyasının bu eylemleri görmemiş olması onların sorunu.
Bununla birlikte patron ve yandaş basının yansıttığı gibi çalışma ortamı güllük gülistanlık değil. Sayılar da işçileri destekler nitelikte. Bakanlığın sunduğu iş cinayetleri verisi Şubat 2018 için 27 kişiydi. Şubat 2017’den itibaren bu sayı saptanan 35 civarına gelmiş durumda. Bugüne kadar 200 bin işçinin çalışmış olduğu şantiyede bu sayı ortalama ölüm sayılarının üzerindedir!
Servis sayısının da yetersiz olduğu şantiyede kimi vardiyalarda 45 kişilik servislerde kapasite üstü taşıma gerçekleşiyor.
Şimdi herkese soruyoruz; siz bu şekilde çalışmak ister miydiniz? Kalemini patronlara ve iktidarın hizmetine sunan yazarlar klimalı odalarda, özel şöförlerle işyerinize gidip gelirken sadece üçüncü havalimanındaki işçileri anlamak için bir günlüğüne çalışmak ister misiniz?
Sadece bir gün tozu, toprağı, yağmur altında bekletilmeyi ve düşük ücretleri kabul edip çalışabilirseniz, bugünün sonunda hala hayattaysanız, bu eylemlerin meşruluğunu sorgulayabilirsiniz. Bunu yapamayacağız için, yapacağınız tek onurlu şey bizim gerçekliğimiz karşısında susup yerinize oturmanızdır.
Oturun ki; hakkımızı aldığımız gün görkemli yürüyüşümüzü anlayışla seyredin.
İNŞAAT VE YAPI İŞÇİLERİ SENDİKASI
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!