iş gücü maliyetinde yıllık nominal artışın yüzde 8-9 bandından son iki yılda yüzde 12-14 bandına çıktığı
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu:
"Ücretlerin tespitinde hedef enflasyon oranları esas alınmalı ve iş gücü maliyeti üzerindeki vergi ve sigorta prim yükleri hafifletilmelidir"
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonunca (TİSK), ücretlerin tespitinde hedef enflasyon oranlarının esas alınması ve iş gücü maliyeti üzerindeki vergi ve sigorta prim yüklerinin hafifletilmesi gerektiği belirtildi.
TİSK'ten yapılan açıklamada, ücret-fiyat sarmalı riskinin ekonominin temel dengelerini tehdit ettiği, ücret ve iş gücü maliyetleri artışlarının 2012'den beri güçlü bir tempoda sürdürüldüğü ifade edildi.
Ekonomi genelinde iş gücü maliyetinde yıllık nominal artışın yüzde 8-9 bandından son iki yılda yüzde 12-14 bandına çıktığı, 2014'ün 3. çeyreğindeki artışın yüzde 12,2 olduğunun belirtildiği açıklamada, aynı verilere göre imalat sanayiinde yıllık nominal iş gücü maliyeti artışının yüzde 9-10 bandından 2014'te yüzde 13-15 bandına çıktığı, 2014'ün 3. çeyreğindeki artışın yüzde 13,3 olduğu kaydedildi.
Açıklamada, iş gücü maliyetinin artış trendlerinin çok dik olduğu, her iki alanda iş gücü maliyetindeki nominal artışın enflasyon artışını aştığı, 2014'ün 3. çeyreğinde yıllık artış oranlarının tüketici fiyatlarında (Yİ-ÜFE) yüzde 9,73, tüketici fiyatlarında (TÜFE) yüzde 9,24'ü bulduğu ifade edildi.
Son 3 yılda verimlilik yüzde 2,1 azalırken, reel iş gücü maliyetinin yüzde 6,6 arttığı bilgisine yer verilen açıklamada, imalat sanayiinde reel (enflasyondan arındırılmış) iş gücü maliyeti yıllık artışın 2012'nin 2. çeyreğinden bu yana yüzde 4 ila 9 bandı içinde hareket ettiği belirtildi.
Hesaplamalara göre temmuz, ağustos, eylül aylarını kapsayan dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre üretimin yüzde 2,8, istihdamın yüzde 2,6 artarken verimliliğin (işçi başına üretim) sadece yüzde 0,1 yükseldiğinin bildirildiği açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Reel iş gücü maliyeti ise aynı dönemde yüzde 3,2 büyüdü. Reel iş gücü maliyeti üst üste 11 çeyrek dönemdir (33 aydır) yükseldi. Son 3 yıllık dönemde verimlilik düzeyi yüzde 2,1 azalırken, reel iş gücü maliyeti yüzde 16,6 arttı. Bu çarpık ilişki, işletmelerin rekabet gücünü azaltarak Türkiye'de enflasyonu ve işsizliği beslemektedir. Veriler, ekonominin ücret-fiyat sarmalına girdiğine dair işaretler göstermektedir. Ücret-fiyat sarmalı, ücretler ile fiyatların birbirini besleyerek sürekli yükselttiği; ülkemizin geçmişinde enflasyon hızının 1980’de ve 1994’te yüzde 100'ün üzerine çıkarak krizlere neden olduğu bir süreçtir. Ücretlerin tespitinde hedef enflasyon oranları esas alınmalı ve iş gücü maliyeti üzerindeki vergi ve sigorta prim yükleri hafifletilmelidir."
Kaynak : AA
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!