SENDİKALI OLMAK SENDİKA NEDİR AMAÇLARI

Sendika kelimesinin anlamına baktığımızda aynen şunu görüyoruz; sendika, çalışanların ortak hak ve çıkarlarını korumak,sorunlarını çözmek için kurulmuş ekonomik öğeler taşıyan,devlet,siyasi parti ve iktidar örgütlenmelerinden bağımsız sivil toplum kuruluşudur.

Dünyada sendikal hareketin çıkış amacına baktığımızda da kelime anlamıyla benzer olduğunu görebiliriz. Sendikal hareket ilk olarak Avrupa’da ortaya çıkmıştır. 18.Yüzyılda İngiltere,Fransa,Almanya gibi ülkelerde sanayi alanında buharlı makinelerin kullanılmaya başlanmış. Çalışma ve yaşama şartları ağırlaşmış; iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı hiçbir önlem alınmaması, uzun çalışma saatleri ve az ücret verilmesi bazen ücret vermekten kaçınılması, işçilerin fabrikaların etrafındaki barakalarda sağlıksız koşullarda barınması ve haklarını arayacak kimsenin olmaması işçileri birlikte hareket etmeye yöneltmiştir. İlk başlarda yardımlaşma sandıkları ve dayanışma örgütleri oluşturdular. Bu örgütlenmeler zamanla sendikal örgütlenmeye döndü.

Günümüzde varolan işçi sendikaları da bir çok olumsuzluğa rağmen sendikaların ilk kuruluş amacına yakın çalışmalarına devam etmekte ve üyelerinin haklarını savunmaktalar. Ama benim bu yazımda asıl üzerinde durmak istediğim işçi sendikaları değil memur sendikalarıdır;

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım,yukarı da kelime anlamını belirttiğim şekilde sendikacılık yapan memur sendikası yok! Hangi sendika üyelerinin sosyal ve ekonomik haklarını koruyup yeni haklar elde etmesi için radikal çalışmalar yapıyor? Bırakın yeni haklar elde etmek için çabalamayı memurların mevcut hakları bir bir ellerinden alınırken sendikalar basın açıklaması yapmaktan ileri gitmiyor. Mevcut memur sendikalarının çoğu maalesef siyasal sendikacılık yapıyorlar.

Batıda memur sendikacılığı siyasal alandan tamamen uzaklaşmışken, bizdeki sendikalar tam tersi istikamette ilermekte adeta siyasi partilerin arka bahçeleri haline gelmekteler. Elbette bu durumun tek sorumlusu sendikalar değil, memurların haklarını en iyi koruyan ve çalışan sendikalara destek vermesi gerekirken adeta siyasi partilere üye olur gibi sağcılar sağcı sendikalarda,solcular solcu sendikalarda toplanmakta. Bu durumda sendika yöneticilerin siyasal alana kaymasına ve asıl sorumluluklarını terk edip şahsi çıkarlarını öne çıkarmalarına sebep olmaktadır. Bunun mevcut örneklerini mevcut siyasi partilerin milletvekilleri arasına giren sendika yöneticilerinden çok kolay anlayabiliriz. Sendika yöneticilerinin şahsi çıkarları peşinde koştuğu bir ortamda, sizce memurların hakları birilerinin umrunda mı? Bence değil.

Elbette tüm memurlar aynı düşüncede değil, siyasi düşüncelerinden önce sosyal ve ekonomik haklarını düşünen memurlarda var. Böyle düşünen memurlar bir arayış içine girmiş ve çeşitli zamanlarda bağımsız olarak sendikalaşmaya başlamışlardır. Bağımsız sendikacılığın gelişmesi ve büyümesi için memurların önceliklerini bir kez daha gözden geçirmeleri gerektiği ortadadır Yüz binlerce üyesi olan siyasal sendikalar bu tür oluşumların yayılıp büyümesine engel olmaya çalışmışlardır. Ancak kararlı insanların önünde hiçbir engel duramaz diyor ve kelimelerimi ünlü yazar Paulo COELHO’nun şu sözleri ile bitiriyorum. “Gideceğin yoldan eminsen, engeller ‘dinlenme noktan’ olmaktan öte geçemez”