Evi terk edip elektriği ve suyu kapattıran kocaya Yargıtay’dan şok Beraat kararı bozuldu

Denizli’de yaşayan A.O. ve emekli öğretmen kocası H.H.O. bir süre önce tartışma yaşadı. Evi terk eden H.H.O., evden ayrıldıktan sonra yaptığı ilk iş su ve

elektrik idaresine uğramak oldu. H.H.O. kendi adına kayıtlı su ve elektriği kesti. A.O. 13 yaşındaki kızı ile evde susuz ve elektriksiz kaldı.

MAHKEME ‘BERAAT’ DEDİ

A.O. yaşadıkları sıkıntıları yargıya taşıdı. Kapatılan Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesi’ne, eşine karşı ‘Tehdit, hakaret, aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali’ suçlamasında bulundu. Dava başvurusu 2009 yılında yapıldı. Karar ise 2012 yılında çıktı. Mahkeme, davalı koca hakkında beraat kararı verdi.

YARGITAY KARARI BOZDU

A.O. bu kararı temyiz etti. Temyiz incelemesini Yargıtay 4. Ceza Dairesi yaptı. Daire’nin kararında özetle  “A.O. ile resmen evli olan sanığın tartışma nedeniyle evi terk ederken, elektrik ve suyu ilgili birimlerden kapattırdı. A.O. ve 13 yaşındaki kızını elektriksiz ve susuz bırakıldı. A.O. ve onun beyanlarını doğrulayan tanık P.’nin ifadesi ile görgü tespit tutanağında da söz konusu” denildi.

EŞİNİN HAKLARINI SINIRLADI

Kararın devamında ise  “Türk Medeni Kanunu’nun 185/2. maddesinde öngörülen çocukların bakım, eğitim ve gözetimine özen gösterme yükümlülüğüne aykırı davranan ve aynı Kanunun 194/1. maddesindeki buyurucu hükme aykırı biçimde, karısının aile konutu üzerindeki haklarını sınırlayan sanığın, aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçundan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi kanuna aykırı” denilerek daha yerel mahkemenin verdiği karar bozuldu.

Bozma kararı sonra, dosya yeniden yerel mahkemesine döndü. Dava dosyası yeniden görülmeye başlandı.

Karara ilişkin değerlendirme yapan İstanbul Barosu'na üye avukat Tuba Torun şunları kaydetti: "Söz konusu Yargıtay kararı, hukukun doğru uygulanması anlamında son derece önemli bir karardır. Zira, Medeni Kanuna göre eşlerin evlilik birliğinden kaynaklanan birtakım sorumlulukları vardır. Evlilik birliği tamamen ortadan kalkıncaya dek bu sorumluluk devam eder. Bahsi geçen Yargıtay kararı ile hem insan haklarına hem de hukuka aykırılık teşkil eden Yerel Mahkeme kararı bozulmuş, bir noktada kadına Anayasadan ve Medeni Kanundan kaynaklı hakları iade edilmiştir."